Kule'de ufak bir tartışma...

Konu: Kule'de ufak bir tartışma... Perş. Ağus. 27, 2009 9:36 am

Yer: Saat Kulesi
Zaman: Öğlene doğru.
Kişiler: Mellysa Jessica Andié, Regina Anna J. Slozza, Pearl Beth Side, Chuck Tonks, Swieta Miranda Andié (out: Pearl ve Chuck sonradan katılacak. Swieta en son gelecek.)

Mellysa çok yorgundu. Canı sıkılıyordu. Sabahtan beri ona kimse selam vermemişti. Mellysa öylesine yürüyordu saat kulesinin orda.
Merdivenlerden çıkarken tuhaf olmuştu yine.
Aklına kötü şeyler geliyordu hep. Ama aldırmadan hızlı adımlarla mervidenleri çıktı.

Bulabildiği yere oturdu hemen. Etrafını incelyordu öylesine.
Birden içinde tuhaf bir his oluştu. Ayağa kalktı ve etrafına bakındı.
Tekrar yerine oturdu ve derin bir nefes aldı. Başı ağrıyordu.
Alnını avcunun içine koydu ve sıkıntılı sesler çıkarmaya başladı.

Konu: Geri: Kule'de ufak bir tartışma... Perş. Ağus. 27, 2009 9:56 am

Mellysa hissetmişti kötü şeyler olacağını ama susuyordu. İçinde saklıyordu bunu. Bir an için gözlerini kapattı ve hayal dünyasına daldı gitti. Bunu bozan, çatallı bir kız sesiydi. Adeta sesinde karanlık gizliydi onun. "Hey sen, Gryffindor'lu olan sarışın kız. Bana bak!" Mellysa şaşırmıştı. Kendisine söylediğine bile emin değildi ama kafasını kaldırdı ve kıza doğru baktı. Kızın tek kaşı havadaydı ve belli ki bir derdi yoktu, eğlencesine söylüyordu bunları. Kafasını çevirdi. Kız nedense kahkaha attı: "Hahahaha..." Mellysa kızın aklından bir delilik geçtiğini biliyordu ve delinin zoru neymiş öğrenmek için kıza doğru baktı ve sordu: "Bana mı söylüyorsun?" Kız başını yukarı ve aşağı doğru salladı. Bunun bir evet olması gerekiyordu haliyle. Mellysa sırıttı: "Ne istiyorsun? Çabuk söylersen sevinirim. Aksı takdirde seni dinlemeyerek susacağım." Mellysa tuhaf olmuştu. Kız yine tek kaşını kaldırdı ve dik dik Mellysa'ya baktı. Mellysa'nın içindeki kötü his, su yüzüne çıkmaya başlamış gibiydi.

Konu: Geri: Kule'de ufak bir tartışma... Perş. Ağus. 27, 2009 10:48 am

Mellysa kızın tek kaşını kaldırmasına alışmıştı artık. Konuşmasını bekliyordu. Yoksa dediği gibi yapıp onu dinlemeyecekti. Kız ağzını açtı ve konuşmaya başladı: "Sen bana diklenemezsin." Mellysa'nın gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Ne yapmıştı ki o, bu kıza. Onu tanımıyordu bile. Kızı dinlemeye devam etti. "Annen profesör diye kendini ne sandın sen he? Baban nerede Andié? Öldü mü?" Mellysa çok sinirlenmişti ve bir anda gözünden minik bir yaş damlası süzüldü. Kız yine kahkahayı getirdi: "Hahaha..." Mellysa'nın sinir bozulmuştu. Bir anda kıza bağırdı: "Git başımdan, sana bir şey yapmadım ben. Uğraşma benimle." Kız bıyık altından sırıttı ve göz kırparak arkasını dönüp gitti. Mellysa olduğu yere gömülüp kaldı. Ağlamaya başladı. Etrafra kimse kalmamış gibiydi. Herkes ortak salonlara ilerliyordu. Mellysa kendi kendine konuşmaya başladı: "Ne yaptım ki ona, ne söyledim de bana böyle dedi?" Mellysa olduğu yerde donakalmıştı. Gözlerinden yaşlar süzülüyordu...

Konu: Geri: Kule'de ufak bir tartışma... Perş. Ağus. 27, 2009 11:09 am

Beth ile biraz hava almak için Ortak Salon'dan ayrılıp Saat Kulesi'ne gelmiştik, oldukça yoğun bir hava vardı bugün. Sıcaklık değildi beni rahatsız eden, dönem sonu telaşıydı. Merdivenlerden tırmanırken yanımızdan Slytherin'li bir kız geçmişti hırsla, aşağı iniyordu ve bu da yukarıda hiçkimsenin olmadığını düşünmemize neden oldu.

Trabzanlara tutunarak adımları yavaşlatırken kuleye varmıştım ve benden önce tırmanan Beth'in garip mimikleriyle karşılaştım. Ona doğru bakıp yüzümü buruşturdum ve birkaç adımla yanına yaklaştım. Durduğumuz yerin paralelinde kendisine büyük gelen cübbesiyle yere gömülmüş bir Gryffindorlu vardı. Adını biliyordum ancak onu tanıdığım söylenemezdi. Akrabam sayılıyordu zaten, Profesör Andié'nin kızlarınan birisiydi.

Konu: Geri: Kule'de ufak bir tartışma... Perş. Ağus. 27, 2009 11:13 am

Chuck'ın yanıma gelmesiyle tepki vermemesi için hafif bir iniltiyle kolunu tutmuştum sıkıca. Mellysa'nın neden böyle olduğunu düşünüyordum ve tek yanıt aşağıya doğru inen Slytherinli kızdı. Kulede birtek o vardı şimdi, Ortak Salon'dan ayrılıp buraya gelmiş olabileceğini düşünüyordum. Birkaç sessiz adımla yanına yaklaştım ve yüzümü buruşturarak yaslandığı yere sırtımı verip oturdum. Yanlış bir şey söylememek için dudaklarımı kemirip "İyi misin?" dedim. Chuck ise ayakta durmuş ve merakla bizi izliyordu bir metre öteden. Yüzünde kaygılı bir ifede vardı. Onun gibi ne yapacağımı ben de bilmiyordum. Garipsenecek bir durum değildi ama pek de tanımadığım birisi için ne yapabileceğimi bilmiyordum. Yanına yaklaşmamdaki tek sebep akraba olmamız ve Gryffindorlu olmasıydı.

Konu: Geri: Kule'de ufak bir tartışma... Perş. Ağus. 27, 2009 11:26 am

Mellysa hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Babasından bahsetmesi onun çok ağırına gitmişti. Nedenini bilmiyordu ama içinde bir yanma vardı. Nefret etmeye başlıyordu büyük ihtimalle.

Birden yanına biri ilişti. Sesi adeta ninni gibi gelmişti Mellysa'ya. "İyi misin?" Mellysa kafasını kaldırdı ve konuşan kişiye baktı. Bu Pearl'dı. Akrabası. Kafasını biraz daha yukarı kaldırdı ve merdivenlerin başında duran Chuck'ı gördü. O da uzaktan akrabasıydı. -Akrabası sayılırdı.- Mellysa şok içinde konuşmaya başladı: "O, Slytherin'li kız. Durup dururken bana sataştı ve bana annem profesör olduğu için havalara girdiğimi söyledi. Ben ne yaptım ki ona? Sonra hiç beklemediğim bir anda büyük bir darbe ile beni ağlatmayı başardı. Bana aynen şöyle dedi; 'Baban nerede Andié? Öldü mü?' Ardından kocaman bir kahkaha attı ve ben de ona bağırdım. Sonra sinirlendi ve gitti." Mellysa anlatırken yere bakıyordu. Kafasını kaldırmak bile istemiyordu. Ne kadar utanç bir durumdu bu? Rezil olmak gibiydi. Önce sinirini kaybediyordu, ardından ağlıyordu. Çok utanmıştı...

Konu: Geri: Kule'de ufak bir tartışma... Perş. Ağus. 27, 2009 4:55 pm

Açıklamasından sonra inen kızın hırsının nedenini anlayabilmiştim. Mellysa'nın üzgün olmasının nedeni oydu, ben onun için üzülmüştüm. Ne diyebileceğimi bilmiyordum, böyle şeylerde biraz rahatsız olmuştum. Hemen hareketlenip arkamı dönmüş ve garip mimiklerimi onlardan saklamıştım.

Birkaç yayvan adımla korkuluğa yaslanıp Hogwarts'ın bahçesini seyrettim ve kızlara bakarak inleyerek yanlarına gittim. Hafifçe yutkunarak Beth'e baktım ve gözlerini devirdiğini görünce "Aşağıya inmeliyim, Beth sen burada kal istersen." diye söyleyip hızla merdivenlere yöneldim ve tırabzana tutunarak hızla aşağıya indim. Ne yaptığımı bilmiyordum. Yoğun sınavlardan sonra düşüncelerim hala karmakarışıktı. İndiğim basamakları hızla geçiyorken bu anı tekrar yaşamış gibiydim.

Konu: Geri: Kule'de ufak bir tartışma... Perş. Ağus. 27, 2009 10:33 pm

Chuck Tonks demiş ki:: Beth ile biraz hava almak için Ortak Salon'dan ayrılıp Saat Kulesi'ne gelmiştik, oldukça yoğun bir hava vardı bugün. Sıcaklık değildi beni rahatsız eden, dönem sonu telaşıydı. Merdivenlerden tırmanırken yanımızdan Slytherin'li bir kız geçmişti hırsla, aşağı iniyordu ve bu da yukarıda hiçkimsenin olmadığını düşünmemize neden oldu.

Trabzonlara tutunarak adımları yavaşlatırken kuleye varmıştım ve benden önce tırmanan Beth'in garip mimikleriyle karşılaştım. Ona doğru bakıp yüzümü buruşturdum ve birkaç adımla yanına yaklaştım. Durduğumuz yerin paralelinde kendisine büyük gelen cübbesiyle yere gömülmüş bir Gryffindorlu vardı. Adını biliyordum ancak onu tanıdığım söylenemezdi. Akrabam sayılıyordu zaten, Profesör Andié'nin kızlarınan birisiydi.

RP OUT: Trabzon değil Mr.Tonks Trabzan...:lol!:

Konu: Geri: Kule'de ufak bir tartışma... Cuma Ağus. 28, 2009 9:39 am

Out: Kriz oldum sanırım. :lol!: