Karanlığın, yer yer bozulmuş yerinden oynamış taşlarla kaplı Arnavut kaldırımlı sokağı, sokağın iki yanını kaplayan, iç içe geçmiş gibi görünen köhne evleri ve bu sokaktaki diğer tüm çirkinlikleri gizlemeyi başardığı bir gece yarısı. Karanlık, sokağı tüm kirinden, yıllarca bakımsız kalmanın getirdiği yıpranmışlık izlerinden arındırmış ve hatta ona sevecen bir ifade kazandırmış.
Fakat evlerden birinin kapısının açılmasıyla aniden dışarı yayılan ışık, karanlığın sokağın çehresine kattığı yapay sevecenliği yerle bir ediyor. Şimdi sokağı aydınlatan bu acımasız ışık altında bütün yollar tozlu, bütün evler kırık dökük ve bütün camlar isten kararmış. Sokağı aydınlatan evin kapısından çıkan Alessandra karşısındaki manzaraya hoşnutsuzluk dolu bir bakış fırlatıyor, ışığın sarı saçlarında altın rengi bir parıltı oluşturmasına son bir kez izin verdikten sonra kapıyı arkasından çekiyor ve yeniden karanlığın güvenli kollarına kavuşmuş olan sokakta ilerlemeye başlıyor.
Attığı her adımda yankılanan topuk tıkırtıları eşliğinde sokaktan ayrılırken oldukça gergin olan yüz hatları, gecenin serinliğini teninde hissettikçe gevşiyor. Küçük bir kızken de geceleri yürümeyi sevdiğini hatırlıyor. Tabi hemen ardından o zamanlar her şeyin çok daha farklı olduğunu ve bu yürüyüşlerin anne – babasına eşlik etmek gibi masum sebeplerle yapıldığını hatırladığı için tetikte kalmaya devam ediyor. Eli asasının durduğu cebinde, gözleri keskin, herhangi bir tehlike ihtimaline karşın etrafı tarıyor.
Bütün bunlar aklının bir köşesinin geçmişi düşünmesine engel değil. Okul yılları, ailesi, eski zamanlar, eski başarılar, eski hatalar… Şimdi çok uzakta kalmış gibi geliyor ona. O eski zamanlar da da aklının bir köşesinde hep gelecekteki yaşantısını hayal ettiğini ve yine gelecek günler çok uzaktaymış gibi hissettiğini hatırlıyor. Aklına gelen bu düşüncedeki ironi dudağının kenarında alaycı bir kıvrım oluşmasına sebep oluyor. Aslında Alessandra’nın hayatındaki tek ironi bu sayılmaz. Kuşaklardır bakanlığın en üst düzey görevlerinde yer almış bir aileden gelirken, kendisinin de mezun olur olmaz devlet için çalışmaya başlayacağına ve kısa zamanda yükseleceğine kesin gözüyle bakılırken şuan bakanlığın aradığı bir numaralı kanun kaçağı olması bir başka ironi. Aslında tek istediği büyücü toplumunun güçlü, özgür, muggle boyunduruğundan kurtulmuş olarak yaşamasıyken, toplum düzenini bozmakla suçlanması da öyle.
Birden yakınlarında bir cisimlenme sesi duyuyor. Yeni çıkan sıkı yönetim yasasına göre 12’den sonra cisimlenme izni olan tek grup seherbazlar veya üst düzey bakanlık yetkilileri. Üst düzey bakanlık yetkililerinin çoğu bu saatte neyle karşılaşacakları asla belli olmayan tehlikeli ara sokaklara dalıp canlarını kaybetmeyi göze alamayacaklarına göre gelenler seherbaz olmalı. Alessandra asasını çıkartıp kendini savunmaya hazır bir şekilde beklemeye başlıyor.
‘’ Tanrım, altı ay önce seherbazlık okulundan mezun olurken bu kadar hareketli geceler geçireceğim aklıma bile gelmemişti. ‘’ ‘’Evet, o Knocktorn yolundaki eve yaptığımız baskın bayağı hareketliydi değil mi?’’ ‘’ Habersiz yakalandıklarında yüzlerinde oluşan o ifadeye bayılıyorum.’’ Seherbaz baskında yakaladıklarına yaptıkları işkenceleri anlatırken Alessandra’nın asasını tutan eli kasılıyor. Knocktorn yolundaki ev bu akşam gelecek ayın saldırı planlarını konuşmak üzere toplanacakları ev. Seherbazların adımları yavaş yavaş bulunduğu yere yaklaşırken, kaçmakla savaşmak arasında kararsız kalıyor. En sonunda savaşmaya karar veriyor. Karşısındakiler seherbazlık okulundan yeni mezun olmuş iki çaylak. Bu yüzden işinin zor olmayacağını düşünüyor. Yolun ortasına gidip seherbazların kendisini fark etmesini beklemeye başlıyor. Seherbazlardan birisi köşeyi dönüp Alessandra’nın bulunduğu sokağa girdiğinde karşsında gördüğü bakanlığın bir numaralı düşmanı Alessandra Iva Kaledin değil, ayışığının teninin mermerimsi pürüzsüzlüğünü belirginleştirdiği, hoş bir kadın. Karanlık diğer her şeyi gizlediği gibi Alessandra’nın kimliğini de gizliyor.
Seherbaz güçlü erkek pozlarında Alessandra’ya yaklaşmaya başlıyor. ‘’ Bu saatte burada olduğunuza göre bir sorununuz olmalı bayan. Umarım yardım edebilirim.’’ Komik. Bu sözler karşısında Alessandra’nın dudaklarına yine alaycı bir tebessüm düşüyor. ‘’ Sanırım buradaki tek sorun sensin. ‘’ Ardından surat ifadesinden afalladığı anlaşılan seherbaza hamle yapması için fırsat vermeden sessiz bir ‘’expeliarmus ‘’ ile etkisiz hale getiriyor. Geride kalan diğer seherbaz henüz olanları fark edip arkadaşının yanına gelmedi ama Alessandra fazla vakti olmadığını biliyor. Böyle bir durumda hızlı ve temiz bir Avada Kevadra’yla işini halletmeyi tercih ederdi ama bu gece canı kan istiyor. Baskında ölen tüm arkadaşlarının kanına karşılık gelebilecek kadar kan ve onların yaşadığı kadar acı. Bu durumda kulağa en uygun gelen büyü Sectumsempra. Büyüyü uyguladığı anda adamın kesiklerinden fışkıran kanların sesini ve kanlarla beraber adamdan yükselen çığlıkları büyük bir tatmin içinde dinliyor bir süre. Ancak bu zevk fazla uzun sürmüyor. Çığlıkları duyan diğer seherbazın yanına daha fazla destek alarak döneceğini biliyor. Teninin ay ışığında parlamasını engellemek için koyu renk pelerinine iyice sarınıyor. Kukuletasını başına çekip saçlarını örtüyor. Hızlı adımlarla oradan uzaklaşıp karanlığın içine doğru ilerlemeye başlıyor….