|
|
| Tesadüfün Bu kadarı | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Rachel Maggié Gladwell Seherbaz
Mesaj Sayısı : 93 Nerden : Kanada.. Meslek : Seherbaz.. Gerçek İsim : İrem.. Tarafı : Aydınlık.. Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 25 Asası : Kiraz ağacı.. Evcil Hayvan : 'Vera' adından bir baykuş... Kayıt tarihi : 10/08/09
| Konu: Tesadüfün Bu kadarı C.tesi Ağus. 15, 2009 12:27 pm | |
| Boş sokaklarda yalnız yürümek çok zordu. Üzüntüsü kavurucu sıcak ile harmanlnıyordu. Boğuluyormuş gibi boğazını tuttu. Düşündükleri teker teker boğazına takılıyordu. Gözleri faltaşı gibi açılmış öylece bakıyordu. Neden bir cadı tarafından kaçırılmıştı? Neden ailesini görememişti? Neden şimdi? Neden daha önce değil? Bütün bu nedenler kafasının içinde dolaşıyordu. Yoruluyordu artık. Bu düşüncelerden tiksinmeye başlamıştı. Parıldayan güneşe baktı ve elini boğazından çekti. Yutkunup yoluna devam etti. Bazı dükkanların kapıları açılıp kapanıyor ve hafif bir serinlik oluyordu. İçerideki kadınlar kahkaha atıyorlardı. Bazı cadılar ise çocuklarının elinden tutmuş öylece yürüyorlardı. Bir onlara birde kendine baktı. Cadı ona gayet iyi davranmıştı. Hiç bir masraftan kaçmamıştı. Üstündeki gri omuzları açık elbiseye baktı. Son derece iyi niyetliydi. Hiç kızmamıştı cadı ona. Sadece üç yaşında büyücü bir adamın yanına gidip onunla konuştuğu için bir tokat yemişti. Elini yanığına koydu. Ne olduğunu anlamadan hemen geri çekti. sonunda gerçek ailesine kavuşmuştu. Belki tam olarak tanımıyordu hepsini ama gayet sıcak tavırlıydılar. Küçük bir sırıtış belirtti. Sonunda Hogsmeade denen yere gelmişti. Afsunlanmış gibi etrafına öylece bakıyordu. Tek başına gelebildiği tek yer burasıydı. Cadı onu sadece Almanya, Moskova ve Çin'e göndermişti. Tabii yanında birisi daha olmuştu. Hayatı boyunca sadece muggle'lar ile arkadaşlık etmişti. Sorduğunda ise aldığı cevap "Tanınmamalısın." olmuştu. Ailesine kavuştuysa bile kendini küçük görüyordu. Utanıyordu. Tanımadığı kişinin arasında yirmi sene sonra yaşamak garip geliyordu. Son derece asri bir bibliyograf olmuştu. Bundan haz duyuyordu elbette. Durdu. Cam ile kaplı bir dükkana baktı. Muggle arkadaşları ile gittiği cafe'ye çok benziyordu. Kapıya dokundu. Hafifçe ittirdi. Kapıya çok yakın olmayan maslardan birine oturdu ve çalışanlardan biri anında yanında bitti. "Ne alırdınız?" İlk defa bir büyücü ile konuşmuştu. Cadı ve profesörleri dışında. Ne içeceğini bilmiyordu. Hiç bu tip yerlerde bu tip içecekler içmemişti. "Meyvesuyu" diyebilmişti. Adam başını sallayıp masadan uzaklaştı. Demekki burada meyvesuyu vardı. Elindeki çantayı masaya bıraktı ve çalışanı beklemeye başladı. | |
| | | Felicia Ashley Garcia Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 146 Gerçek İsim : Merve Patronus : Tavşan^^ Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 20 Asası : Güneş Işığı^^ Özel Yetenek : Veela Evcil Hayvan : ... Kayıt tarihi : 09/07/09
| Konu: Geri: Tesadüfün Bu kadarı C.tesi Ağus. 15, 2009 2:14 pm | |
| Sınırlar. Bitmek bilmeyen, aşılmaması gereken, belki de hayatımızı hiçe sayan şu sınırlar. Ne gereği vardır ki hayatı soyutlamanın. Yıllarca, niçin birşeylere sınır koyar ki insanlar. Bir tutam sevgi fazla mıydı şu uzunca ömre. Belki de tadamayacağı bir sevgi, ilk defa öyle bir sevgiye duyulan özlemdi içindeki. Lakin bitmek bilmeyen bir karmaşa. Yine aynı monotonlukta bir gün seli. Bitmek bilmeyen saniyeler, iş, güç, koşuşturmaca. Ardı arkası kesilmeyen bir sihir trafiği sanki. Kendi doğrularını kabul ettirmeye çalışanlar, onlara karşı çıkanlar, bir bağırış, çağırış. Bu insanların derdi neydi böyle. Gün yeni yeni buluyordu kendisini. Güneş giderek artırırken insanoğlu üzerindeki etkisini, birşeyler giderek sıradanlaşmaya ve can sıkıntısına neden olmaktaydı.
Çalışmak... Onun çalışmaya ihtiyacı bile yoktu ki. Her ne kadar gerçek olmasa da ailesinden sevgi dolu anılardan başka kalan büyük miktardaki servet bu yaptığına büyük bir tezat oluştursa da uğraşmak, didinmek nasıldır anlaması lazımdı ki hayatı anlayabilsin. Kimi zaman sorguladığı hayatına ancak bu sayede birşeyler katabiliyordu. Artık havai bir kız yerine aklını başına devşirmiş bir hanımefendi olma zamanı gelmişti ve bu sene bu büyük adımı sonunda atabilmişti.
Bir an olsun soluklanmak. Bu sihirli dünyanın belki de en göz alıcı mekanlarından birisinde. Her ne kadar övünmese de servetiyle, tavırları, seçicilikleri tam bir tezattı. Şık ve pahalı kıyafetler, bir o kadar pahalı restaurantlar. Duymak istemediklerini duymama çabası içerisindeydi bir bakıma. Sadece kendisine uygun olanı duymak ve bunu böyle benimsemekti hayat çizgisi. O ünlü italyan mutfağı. Büyük tabaklar üzerine yerleştirilmiş küçücük yiyeceklerin içinde barındırdığı muhteşem lezzetler. Çoğu kez ünlü muggle restaurantlarında görünse de vücudu, her zaman asıl ait olduğu yerde büyücülük dünyasında zaman öldürmeyi daha eğlenceli bulurdu.
Rachel... Göz alıcı ve çekici bir kadın. İçinde barındırdıklarına inat her zaman kendisine çok yakın hissetmişti bu cadıyı. En azından kendisini anlayabilen, birşeyler paylaşabileceği, kendisinden herhangi bir medet ummayan, sadece arkadaşlıklarını düşünen soğuk görünüşlü bir insan. Kimi zaman uyuşmayan düşünceleriyle birbirlerini öylesine tamamlıyorlardı ki, göz alıcı güzellikleriyle gittikleri her yeri aydınlatan iki peri gibiydiler. Rol yetenekleri adeta kendilerine bahşedilmiş birer nacizane özellikti sanki. Sıradan insanların, sıradışı güçleri gibiydi ikisindeki. Ah ne kadar uzun zaman olmuştu onunla görüşmeyeli. Ama şimdi tam karşısındaki masadaydı işte aralarında sadce bir kaç adımlık mesafe vardı ki bu mesafe düşüncelerinin arasında kapanmıştı bile. Gülümseyerek gözlerini genç cadıya çevirdi.
"Rachel! Bu ne tesadüf!" | |
| | | Rachel Maggié Gladwell Seherbaz
Mesaj Sayısı : 93 Nerden : Kanada.. Meslek : Seherbaz.. Gerçek İsim : İrem.. Tarafı : Aydınlık.. Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 25 Asası : Kiraz ağacı.. Evcil Hayvan : 'Vera' adından bir baykuş... Kayıt tarihi : 10/08/09
| Konu: Geri: Tesadüfün Bu kadarı C.tesi Ağus. 15, 2009 3:03 pm | |
| Çantasını eline aldı ve içinden bir ayna çıkarıp kendisine baktı. Pürüzsüz bir surat. Önüne gelmiş bir saç... Garson tek eliyle taşıdığı tepsideki uzun bardağı masaya profesyonelce bıraktı. Rachel pipeti ağzına götürerek bikaç yudum içti. Kapı açıldı. Açılmasıyla beraber içeriye güzel ve alımlı bir kadın girdi. Ona baktığı anda kim olduğu anlamıştı."Rachel! Bu ne tesadüf!" demişti kadın. Biliyordu bu Ashley'di. Uzun zamandır görmediği biricik arkadaşı. Ayağa kalktı. "Ashley!!" dedi. Onu görmek ona yetmişti bile. İçindeki kötü düşünceler başka yerlere savrulmuştu. Ashley'i o kadar özlemiştiki. 'Ne kadar değişmiş' diye geçirdi içinden. Onunla hep iyi anlaşmıştı. Ve şimdi o da buradaydı. Sandalyesini geri çekti ve Ashley'nin yanına gitti."Ahh!! Seni görmek çok güzel Ash. Otursana." dedi. Yıllar sonra ilk kez bir cadı arkadaşıyla konuşuyordu. Eliyle masayı işaret etti. O kadar mutluydu ki. O lanet cadının ölmesine çok seviniyordu. Hayatını zindan etmişti. Hiç biryere gidemiyor. Hiçbir zaman izinsiz dışarıya çıkamıyor, kimseyle konuşamıyordu. Merak ile Ashley'nin gözlerine baktı. | |
| | | Felicia Ashley Garcia Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 146 Gerçek İsim : Merve Patronus : Tavşan^^ Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 20 Asası : Güneş Işığı^^ Özel Yetenek : Veela Evcil Hayvan : ... Kayıt tarihi : 09/07/09
| Konu: Geri: Tesadüfün Bu kadarı C.tesi Ağus. 15, 2009 4:13 pm | |
| Umut… Küçük, fazla büyük değil. Sadece onu biraz daha iyi hissettirecek bir şey. Ne kadar olduğu hiç önemli değil. Onu hatırlatsa bile yeter. Arkadaşlığını istiyordu. Hem de hiç olmadığı kadar… Çok basit gibi gözüküyordu. Hiçte öyle değildi işte. O kadar acı veriyordu ki. Dayanılmazdı bu. Kırılan inancı, kaybolan ümitleri, yıkılan hayalleri… Hepsi bir olmuş, Ash’e tuzak kurmuştu. Ve o da düşmüştü bu tuzağa… Bir çukurdaydı. Karanlık, soğuk, kendisiyle baş başa olduğu bir çukur. Buradan çıkabilmek için onu görmesi lâzımdı. Ama yoktu… Bu cevap, kalbinin teklemesine neden oluyordu. Nefes alışları hızlanıyor, boğulacakmış gibi oluyordu. Bu yüzden kendinden nefret bile ediyordu. Zayıftı, dayanıksızdı… “ Hızla çarpıp çıtığın kapıdan tekrar içeri girmek istiyorsun, Ash. Bu çok zor, tahmin edebileceğinden daha fazla... " İşte yine o sinir bozucu ses. Ustalıkla zor zamanlarını yakalayan o şey, iğneleyici ses tonu, beyninin içinde yarattığı esrar, yüzeye çıkan korkular, kriz hâlleri. “ Sus! “ Ağzından çıkan tek kelime onu susturabilir miydi sanki? Uzun zamandır eline geçmeyen bir fırsat yakalamıştı. Sıra ondaydı… Bunu biliyordu ve işte bu yüzden kendine hâkim olamamaktan korkuyordu. İstemsizce bir şey yapmaktan ve… Çırpınış, kaybettiği hakimiyeti geri alma isteği. Birine veya bir şeye zarar vermek. Tekrar ‘ Felicia ‘ olabilmek. “ Susmak mı? Böyle bir zamanda? Bunun olmayacağını benden daha iyi biliyorsun, Felicia. Zayıfsın ve benim suçum değil bu. Tamamen seninle ilgili bir şey için bana kızamazsın. Güçsüzsün, korkaksın, bir hiçsin... Elindeki bir şeyi tutmayı bile beceremiyorsun. Neden buna bir son vermiyorsun Ash? Herkes için en iyisi bu değil mi? Dünya da bir hata olarak yaşamaktan, gerçekten zevk mi alıyorsun? “ Cevap vermek istedi; ama ağzından çıkan küçük bir hırıltı oldu. O sinsi gülme sesini duymak, tüm işlevlerini yitirmesine neden oluyordu. Neyse ki kadifemsi bir ses tonuyla dolmuştu bütün mekan bir anda. Her şey son bulmuştu... "Ahh! Seni görmek çok güzel Ash. Otursana." O aptal sesi zihninin en ücra köşesine itmeye çalışırken, Rachel'ın karşısındaki sandalyeye geçti. Yanlarından geçen garsondan bir fincan kahve istedikten sonra tekrar bakışlarını Rachel'a çevirdi. Hiç değişmemişti. Ya da biraz değişmiş olabilirdi ama bu onun güzelliğinden birşey kaybettirmemişti. Zihninde saklı duran anılarının teker teker gözlerinin önünden akmasına izin verdi. Okuldaki hallerini aklına gelince iç geçirdi özlemle... Hala okuyor olmak için her şeyini verebilirdi, tekrar o yaşa dönmek için... Ama bunlar mümkün değildi. Okul da diğer güzel anıları gibi geçmişte kalmıştı, tozlu raflara kaldırılmış eski bir eşya gibi... Tekrar şimdiye döndüğünde uzun yıllar sonra karşılaştığı bu arkadaşıyla geçireceği zamanı iyi değerlendirmesi gerektiğini düşündü. Rachel'ı gördüğü anda aklında oluşan soruları sormaya bir an önce başlaması gerekliydi. Bu kadar zaman nerdeydi? Neler yapmıştı? "Eee Rachel. Uzun zaman oldu. Bu kadar yıl neler yaptın?" | |
| | | Rachel Maggié Gladwell Seherbaz
Mesaj Sayısı : 93 Nerden : Kanada.. Meslek : Seherbaz.. Gerçek İsim : İrem.. Tarafı : Aydınlık.. Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 25 Asası : Kiraz ağacı.. Evcil Hayvan : 'Vera' adından bir baykuş... Kayıt tarihi : 10/08/09
| Konu: Geri: Tesadüfün Bu kadarı C.tesi Ağus. 15, 2009 4:57 pm | |
| İşte bir soru daha. Gene hatırlıyorrdu o acı yılları. Cadı'ya hiç göstermiyordu ama içi yanıyordu yıllardır. Hatırlamak istemiyordu ama hatırlıyordu. Hep onun ölmesini dilemişti ve olmuştu işte. "Sakın bir daha büyücülerle konuşma, görüşme! Bu senin sonun olur!" diye yankılanıyordu kulaklarında. Sadece üç yaşındaydı ve o tokatı hiç unutmamıştı. Gözlerinin önünden öyle hızlı geçmişti ki. Nedenler dahada büyüyordu. Kaybolacak gibi durmuyordu. Düşünmek istemiyordu ama zorlanıyordu. Düşünmek zorunda kalıyordu. Acıyı zorla hissediyordu. Tüm bu zorluklar devam ediyordu ama o cadıdan kurtulmuştu. Tüm hayatını mahveden o cadı ölmüş artık rahat etmişti. Kolay değildi. Gerçek aileden koparılmak nasıl bir duygu hissetmek çok zordu.
Hayatı boyunca çok az gülmüştü belkide. Sadece o muggle arkadaşları ile eğleniyordu. Onlarla gülüyordu. Ama artık o muggle arkadaşlarıda yoktu. Kendini yapayalnız hissediyordu. Ailesini bulmuştu ama onunla konuşacak kimseler yoktu. İşte, Ashley sonunda karşısına çıkmıştı tekrar. Binlerce kez şükretti. Ashley karşısındaki sandalyeye oturdu."Eee Rachel. Uzun zaman oldu. Bu kadar yıl neler yaptın?" Neler yapamamıştı ki. Ellerini masaya yavaşça götürdü. "Yaptığım şeyler o kadar az ki. O lanet olası cadı hayatı bana zindan etti. Yasaklardan, yalanlardan bıkmıştım artık ve şükür ki o cadı öldü." Söylediklerini düşündü. Ölmüştü o cadı. Artık bir daha hayatına karşamayacaktı. "Bir kaç kere Almanya'ya, Moskova'ya birde Çin'e gittim. Tabii yanımda hep profesörler vardı. Şidi müziğe başladım" dedi. Düşünüyorduda iyiki müzikle ilgilenmişti. Belkide cadı yüzünden olmuştu. O cadı olmasaydı müziğe başlamazdım diye düşündü. Ama bunları hemen sildi aklından. Ona yapmadığını bırakmayan cadıdan nefret ediyordu. "Ee sen neler yaptın?" Ashley'in neler yaptığını çok merak ediyordu. Tek cadı arkadaşı Ashley'di. O kadar özlemişti ki onu. Sandalyesine yaslandı ve Ashley'ye gülümsedi. | |
| | | Felicia Ashley Garcia Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 146 Gerçek İsim : Merve Patronus : Tavşan^^ Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 20 Asası : Güneş Işığı^^ Özel Yetenek : Veela Evcil Hayvan : ... Kayıt tarihi : 09/07/09
| Konu: Geri: Tesadüfün Bu kadarı Ptsi Ağus. 17, 2009 5:05 pm | |
| "Ee sen neler yaptın?"
Kendi cevabını aldıktan sonra bu sorunun gelmesinden korkuyordu işte. Ne diyebilirdi? Olanları tüm gerçekleriyle anlatmalı mıydı? Rachel'ın tarafını bilmiyordu. Aydınlık tarafsa ve Ash'i o iyilik budalalarına şikayet ederse? Bunu yapar mıydı? Ya yaparsa... Bunu göze alamazdı, yine yalan söylemek zorundaydı. Bütün yakınlarına söylemek olduğu gibi Rachel'a da yalan söyleyecekti. Yalanını belli etmek istemez gibi başını önüne eğdi. Gözlerini masaya çevirirken, cevabını kurdu kafasında. Dudakları aralanırken masaya gelen garsonu görüp konuşmayı ertelemesi gerektiğini düşündü. Garson kahveyi bırakıp gittiğinde ağzına kadar dolu fincandan küçük bir yudum alıp konuşmaya başladı. Hala Rachel'a bakmamaya çalışıyordu.
"Ben de gezdim bu kadar zaman, arasıra muggle'larla kalmak zorunda kaldığım oldu. Bu arada o cadıdan kurtulduğuna sevindim. Müzikle mi uğraşıyosun? Ne güzel aslına bakarsan bende dans ediyorum ve bildiğin gibi müzik ayrılmaz bir parçam."
Gülümsedi ve gözlerini tekrar ona çevirdi. Müzikle uğraştığına sevinmişti. Ash'e göre insanlar herhangi bir sanat dalıyla uğraşmalıydı çünkü sanat her zaman hayatı güzelleştirmek için vardı ve insanlar ne pahasına olursa olsun bunu hayatlarına katmalıydı. Küçüklüğünden beri dans etmekten hep zevk almıştı. Binlerce müzikte dans etmişti, müziği de en az dans kadar iyi biliyordu. Ve şimdi bir arkadaşının müzikle uğraştığını öğreniyordu. İçindeki mutluluk dalgasına engel olamadı ve tabi bununla birlikte geln gülümsemeye... Out: Çok kısa oldu yha :( özür dilerim seni daha fazla bekletmek istemedim ve çok rp aceleye geldi :S | |
| | | | Tesadüfün Bu kadarı | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|