Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Yalnızlığı Paylaşırken

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Vladimir Stepan Nieltsev
Chornoye Pravda Solisti/Piyanisti & Rol Oyun Akademisi Üyesi
Chornoye Pravda Solisti/Piyanisti & Rol Oyun Akademisi Üyesi
Vladimir Stepan Nieltsev


Mesaj Sayısı : 1269
Nerden : İzmir ~ Bakü. ^^
Meslek : Ne iş olsa yaparım. Malum işsizlik var. :P
Tarafı : Sağ-sol-ön-arka.
Kan Durumu : Safkan
Rp yaşı : 19
Evcil Hayvan : Kaoru. Maalesef evcil değil.
Kayıt tarihi : 17/07/09
Yalnızlığı Paylaşırken Geveze10

Yalnızlığı Paylaşırken Empty
MesajKonu: Yalnızlığı Paylaşırken   Yalnızlığı Paylaşırken Icon_minitimePerş. Eyl. 10, 2009 2:28 pm

"Bir sonraki kalkış saat beşi on geçe yapılacaktır."
Öylesine yorgundum ki, "bip" seslerine eşlik ederek sürekli tekrarlanan bu ihtar ve çeşitli yerlere kalkışın ne zaman olacağını soran genç kadınlarla dolu bir havaalanında durduğumu yeni fark ediyordum. İki saatlik uyku ile ayakta durduğumu hatırlıyordum, uzun bir yolculuk; Londra ve ardından başkente adımımı atmış olmamın verdiği tatlı sarhoşluk. Yanıma bakıyorum, ve ağlayan çocuğunu emzirmeye çalışan genç ama çökkün bir kadın görüyorum. Bu hâlimle görmek istediğim son şey mızmızlanan bir bebekti belki; yine de bu sevimli varlık, sarı saçlarının perdelediği mavi gözlerini memenin sevinciyle kapatırken ona gülümsemeden edememiştim. Yüz ifadesinden açıkça utanç okunan kadının yaşantısını düşünmek istemiyordum bile, belki de istemediği bir gebeliğin sıkıntılarını lohusalıkta da yaşıyordu. İnsanın kendi kanından bir çocuğu beslerken yüzünü dahi göstermemeye çalışacak kadar utanca boğulması, ancak bununla açıklanabilirdi ve bir kadının ömrü boyunca taşıyabileceği en büyük acılardan biriydi.

Kadına vermek için cebimde para arandım, ancak birkaç galleon'dan başka param kalmamıştı. Dudak bükerek havaalanından bulvara doğru yürüdüm, geniş sokak henüz parlak tabelalarla aydınlatılmamıştı. Gözlerimi ovuşturduğum sırada yanan kırmızı ışıkla çoğunluğunu kaplumbağa şeklindeki antikaların doldurduğu caddeden karşıya geçtim. Şehri pek iyi tanıdığım söylenemezdi; buraya ilk ve şu ana dek son gelişim üç yıl öncesinde, henüz okulu yeni terk ettiğim zamanlardaydı. Buranın binlerce kilometre doğusundaki bir şehirde geçmişti hayatımın ilk yılları, oranın sürekli dalgalı olan soğuk denize karışan yağmurları ve güneş görmeyen havasının yanınd;, gözlerimin önünde korkunç, hezeyanlı sayıklamalar ile kaybettiğim annemin de büyük payı vardı şu an beni içine daldıran karamsarlıkta. Ölüm, o anın öncesine dek üzerinde hiç düşünmediğim bir kavramdı; tüm insanlığın sonsuzluğa gökteki güneşe yükselmesi gibi uzanabileceğini düşünürdüm hep, sonrasında ise bir illet bizi yakalamadığı sürece ölmeyeceğimize inanmaya başlamıştım. Yine de bu, şu sözlerin doğruluğunu ortadan kaldırmıyordu:
"Şu yaşamda yeni bir şey değil ki ölüm,
Ama pek öyle yeni sayılmaz yaşamak da..."

Bir insanın bu gerçeği iliklerine kadar hissetmesine rağmen -ki çoğu insan hissedemezdi bunu- yaşamak için, mekânı olan boşluğu doldurmak için tüm gücüyle savaşması takdir edilesi bir erdemdi gerçekten. En son ne zaman kendime bu anlayışı gösterdiğimi hatırlamıyordum, genelde çevreme karşı diplomatik; kendime karşı sert bir eleştirmendim. Ayaklarımın beni bir parka sürüklediğini fark ediyordum, çocukların cıvıl cıvıl sesleri her zamankinden de yoğun, hava az bulutlu ve güneş ısrarla kendisini gizleyen bulutun arkasından görünme çabasında. Nihayet gerçekten rahatlamış olmanın keyfiyle bir ıslık çaldım ve Neithan Ilvuatar Morgoth'un ilk kitaplarından biriyle kendi hâlinde akan hayatlarını idame ettirme çabasındaki insanlarla dolu sokak arasında gezindi gözlerim.


En son Vladimir Stepan Nieltsev tarafından C.tesi Ekim 10, 2009 12:41 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Elijah J. Mc'Reid
Uçuş Profesörü
Uçuş Profesörü
Elijah J. Mc'Reid


Mesaj Sayısı : 326
Meslek : Profesör!
Gerçek İsim : Arda
Patronus : Boa Yılanı
Tarafı : Dark Side
Kan Durumu : Safkan
Rp yaşı : 26
Asası : Karaağaç : Karaağaç, 17cm, sert, ejderha kalbinin tüm güçlü duyguları
Özel Yetenek : Çatal Dil- Animagus(Boa Yılanı)
Evcil Hayvan : Boa Yılanı- Roswell
Kayıt tarihi : 07/07/09
Yalnızlığı Paylaşırken Agrasi10

Yalnızlığı Paylaşırken Empty
MesajKonu: Geri: Yalnızlığı Paylaşırken   Yalnızlığı Paylaşırken Icon_minitimeC.tesi Ekim 10, 2009 8:58 am

Elijah Moskovanın en meşhur Parklarından birinde uzun adımlarla geziniyordu. Parktaki sonbahar havası yaprakların havada raks ederek düşmeleri onu eğlendiriyor ve tek gezmesinin sebebini unutturuyordu. Uzakta büyük bir kalabalık vardı. Elijah aslında kalabalıktan hoşlanmazdı ama ünlü birini gözüne kestirmişti. Bazı güçleri onu ele geçirmiş halde yerdeki yaprakların çatırtısıyla tahrik olmuş vaziyette gidiyordu. Boş sokakta sadece onun ayaklarında Converslerin çıkarttığı ses vardı. Yolda hızlandıkça kalp ritmide artıyordu. Artık tamamen azmıştı. Üst dişleri alt dişlerine baskı yapıyordu. Nihayet ayakları düz patikaya varmıştı.

Hızlandı, hızlandı ve nihayet Bir zamanlar çok iyi tanıdığı Durmstrang'lı bayana ulaştı. Asasını cebinden çıkartarak kalabalıkta önünde boş bakışlarla ona bakan kadının tamda göğsüne doğru salladı. Sessiz büyülerde oldukça iyiydi. Nede olsa Lord'un öğrencilerindendi. Yeşil fıskiyeli laneti öyle güzel süzülüyordu ki boşlukta önüne kimse geçememişti. En son bu laneti okulda uygulamıştı ve öğrencilerden ikisi şok geçirmişti. İşte Viladimir'inde yüzünde bu boş ve şoke bakışlar vardı...Hemen sonra Elijah pelerininin eteğini sıkıca tutarak oradan ''puf!'' sesiyle cisimlendi...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://hogwarts-rpg.editboard.com/karakter-kart-lejant-f93/elija
 
Yalnızlığı Paylaşırken
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: SD Geçmişi-
Buraya geçin: