Göreve Çağrı

Konu: Göreve Çağrı Ptsi Tem. 06, 2009 2:42 pm

Albert buluşma saatinden çok daha önce gelmişti oraya. Lord'u beklerken bir yandan da düşünüyordu. Kendisine olan öfkesinin geçmiş olmasını umuyordu. Her şeye rağmen Albert onun sağ kolu ve en sadık hizmetkarıydı. Sahilin kenarındaki büyük bir taşa oturup etrafı izlemeye başladı. Lord'un nerede olduğunu tahmin etmek güç değildi. Muhtemelen Lady'nin yanındaydı... Ama yine de ona önemli şeyler söylemek için kendisini çağırdığına emindi. Sessizce oturup beklemeye devam etti...

Konu: Geri: Göreve Çağrı Ptsi Tem. 06, 2009 6:09 pm

Albert'e Bir saat verdim ve onun o verdiğim saatte orda olmasını istedim umarım orda olurdu yoksa önceki durumdan daha büyük bir olay olucaktı ve 3-4 ay St.Mungo'da yatıcaktı. Aslında St.Mungo'daki güzel kızlar unutulmazdı orada bende kalmak isterdim aslında ama benim lady'm var herşeyden çok sevdiğim lady'm ! Buluşma yerine gelmişti Albert'i aradım albert oradaydı gerçekten ona güvene bilir miydim? sonuçta Hortkuluklarımı söylicektim ona emin miydim? Evet söylemem gerekiyordu, en güvenilir adamım oydu bunu yapa bilirdim yapıcaktımda ! yanımda getirdiğim iki ölüm yiyenime geri dönmelerini emir ettim ! Şimdi Albert'e doğru ilerledim, '' Merhaba, Albert son görüşmemizden beri nasılsın acaba? neyse sana bunları söylemek için gelmedim sana çok önemli bir görev vericeğim hatta benim ailemin benim ve sevgilimin hayatı söz konusu bu görevde, sana güvenebilir miyim? '' bunları söylemiştim geriye kalan tek şey hortkulukları açıklamamdı. '' Bana cevap ver sana güvene bilir miyim ?! '' diye bağırdım sesim yankılanmıştı adeta!.

Konu: Geri: Göreve Çağrı Ptsi Tem. 06, 2009 8:41 pm

Albert bir an Lord'un gelmeyeceğini düşünmeye başlamıştı ki karanlığın içinden yavaş adımlarla yaklaştı. Albert hemen ayağa kalkıp selam verdi. Lord onu bir süre süzdükten sonra '' Merhaba, Albert son görüşmemizden beri nasılsın acaba? neyse sana bunları söylemek için gelmedim sana çok önemli bir görev vericeğim hatta benim ailemin benim ve sevgilimin hayatı söz konusu bu görevde, sana güvenebilir miyim? Bana cevap ver sana güvene bilir miyim ?! '' dedi.

Albert sırtını dikleştirerek "Sayenizde iyiyim Lord'um" dedi. "Efendim, bana vereceğiniz her görevi yıllardır yaptığım gibi büyük bir titizlikle yerine getireceğim. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Bana güvenebilirsiniz."

Lord'a dikkatle baktı. Gerçekten de çok önemli bir görev olmalıydı bu. Bunu hissetmek için Görücü olmaya gerek yoktu. Sessizce durup Lord'un açıklama yapmasını bekledi.

Konu: Geri: Göreve Çağrı Salı Tem. 07, 2009 7:41 am

Albert, "Sayenizde iyiyim Lord'um" demişti. "Efendim, bana vereceğiniz her görevi yıllardır yaptığım gibi büyük bir titizlikle yerine getireceğim. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Bana güvenebilirsiniz." bunu elbette biliyordum ama işte son olaydan sonra güvenim birazcık sarsılmıştı, Ona güvenebilirdim bunu biliyordum ''Peki hayla Albert, sende Hortkuluklarımı korumanı istiyorum sana bunları söylemek için çağırdım. Bu görevi Güvenli yapıcaksan senden başka bir kişi daha bilirse eğer senide o bilen adamıda kimler öğrendiyse hepinizi öldürürüm ! '' dedim sert birşekilde. Bağırdım ama bunu yapmak zorundaydım korku'nun içine hücmedişini görmeliydim, diğer cadı ve büyücülerde olduğu gibi !

Konu: Geri: Göreve Çağrı Salı Tem. 07, 2009 1:51 pm

Albert,Lord'unu dikkatle dinlemeye başlamıştı. Bir süre sonra Lord konuştu. "Sende Hortkuluklarımı korumanı istiyorum sana bunları söylemek için çağırdım. Bu görevi Güvenli yapıcaksan senden başka bir kişi daha bilirse eğer senide o bilen adamıda kimler öğrendiyse hepinizi öldürürüm ! ''

Albert o anda donup kaldı. Lord'un tehditinin gerçek olduğunu biliyordu. Ama onu sarsan bu tehdit değil verdiği görevin büyüklüğüydü. Lord kendisi için en önemli olan şeyi, hortkuluklarını korumak için kendisini seçmişti. Eğilip selam verdi saygıyla. "Efendim... Nasıl gururlandığımı tahmin edersiniz. Bu görev benim için büyük bir şeref, güveniniz ve bu görev için çok teşekkür ederim..."

Albert gerçekten mutlu olduğunu hissetti o an...

Konu: Geri: Göreve Çağrı Çarş. Tem. 08, 2009 7:29 pm

Karanlık sahilin içinde sessizce ilerliyordu.Etrafından gelen iki farklı ses vardı ve dikkat çekiciydi.Bir görevden bahsediliyordu.Ne tür bir görev?Bakanlıkla ilgili bir şey olsaydı burada görüşülmezdi.İlerliyordu ve ilerliyordu.Sonunda sesin geldiği yeri bulmuştu.İki tane adam oradaydı.Biri gayet düzgün giyinimli biri gibi görünüyordu ama diğerinin saçları uçuşmuştu.Lordum kelimesini duyunca düzgün giyimli olanın karanlık lord olduğunu anladı.Eline büyük bir fırsat geçmişken kullanmalıydı.

Hemen asasını kavradı.Heyecanlıydı.Uzun yıllar sonunda verdiği uğraşlar acaba çaba bulacak mıydı?Hafif adımlarla ilerliyordu.Ses çıkarmamaya çalışıyordu.Sahildeki bazı taşlardan başka ona ses çıkaracak bir şey yoktu.Kıpırdana gitti.Asasını doğrultmak istemiyordu şimdi.Fısıldadı:
-Siz pislikleri yakalayacağım herhalde şimdi.
Dedi.İki kişiye karşı tek savaşmak zor olmayacaktı.Hatta kolay bile denilebilirdi.Sahildeki ayak izleri belli olmuyordu.Bu yüzden takip edilemeyecekti.İyice yaklaştı.Gözleri onları iyice seçer olmuştu.Hangisinin Lord olduğunu artık biliyordu.

Asasını kaldırdı:
-Sersemlet.
Diye haykırdı.Sesi bütün sahilde yankılanmıştı ve çarpıcı oluyordu.Asasından çıkan ilk büyü lorda gidiyordu.Diğer kişiye çevirdi:
-Sersemlet!
Tekrar yankılanmalar oldu.Bu sefer çığlık gibiydi ama umutlu bir çığlık.Büyüler ilerliyordu.Yapabileceği tek şey beklemek ve görmekti.Umduğu gibi olması için kendi içinden dua ediyordu.Dudakları arada bir kıpraşıyordu.

Konu: Geri: Göreve Çağrı Çarş. Tem. 08, 2009 7:45 pm

Rp out:Yani bir sonuç var mı?Hiçbir şey yokmuş gibi çekti gitti mi yazayım rp me.