Désirée Maélys Bourne

Konu: Désirée Maélys Bourne Ptsi Tem. 13, 2009 4:54 pm

Lyra soğuk son bahar havasında ceketine biraz daha sarılarak göle doğru bir adım daha attı. Tam karşısından esen rüzgar uzun sarı saçlarını arkaya doğru savuruyordu. Bu berbat havada dışarı çıktığı için kendine kızarak gördüğü bir ağaca doğru yaklaştı ve gövdesini kendine rüzgardan siper yaparak altına oturdu. Aslında dışarı çıkmayı o planlamamıştı. Matt onunla burada buluşmak istemişti. Okula geldiğinde ilk tanıştığı kişilerden biriydi Matt. Kısa süren bir arkadaşlık döneminden sonra çıkmaya başlamışlardı. Farklı binalardaydılar. Bu yüzden ders aralarında çoğunlukla birlikte olurlardı. Ama son zamanlarda Lyra onu fazla göremiyordu. Buluşmak istemesine sevinmişti. Sabırsızlıkla saatine baktı. 15 dakikadır bekliyordu bu soğuk havada. Normalde pek geç kalan biri değildi Matt. Ne olmuştu acaba? Biraz tedirgin olmuştu. Ama önemli bir şey olmadığını düşünerek kendini rahatlatmaya çalışıyordu. 10 dakikalık bir zaman dilimi daha geçtikten sonra nihayet biraz ileride göründü Matt. Onu farketmemiş gibi görünüyordu. Lyra elini kaldırarak onun dikkatini çekmeye çalıştı. Matt kafasını kaldırıp ona bakmamıştı. Ama Lyra ona doğru gelmesinden onu farkettiğini anlamıştı. Matt'in yüzünde garip bir ifade vardı. Kararsızlık ve korku benzeri bir ifadeydi. Lyra bunu görünce rahatsızlığı daha da artmıştı. Ama Matt yanına ulaşana dek bunu mükemmel bir şekilde saklayarak yüzüne sahte bir gülümseme yerleştirmeyi başardı.

"Selamm! Nerede kaldın? Bu soğukta yarım saattir bekliyorum. Her neyse nasılsın?" dedi gerektiğinden çok daha fazla neşeli bir sesle. Matt gelip yanına oturmuştu. Gözlerini sanki düşürdüğü bir şeyi arıyormuş gibi yere dikmişti. Lyra ile göz göze gelmemeye çabalıyordu. Sorusuna cevap vermemişti. Sessizliğini sürdürüyordu. Mutlaka bir şey olmuştu. Çok önemli bir şey... Lyra onu konuşmaya zorlayarak sordu:

"Matt bir sorun mu var?"

Matt bir süre daha sessiz kaldıktan sonra "Hayır. Ne gibi bir sorun olabilir ki?" diye onu yanıtladı. Yalan söylüyordu. Bu çok açıktı. Fakat Lyra bunu dile getirmeyi gereksiz bularak sessiz kaldı. Nasıl olsa en sonunda mutlaka anlatacaktı derdini. Nitekim çok geçmeden Matt yeniden konuşmaya başlamıştı:

"Lyra ben ayrılmak istiyorum!" Lyra şok olmuştu. İlişkilerinde yolunda gitmeyen hiç bir şey yoktu. Arada ufak tefek tartışmaları oluyordu tabiki. Ama bunlar çok önemsiz şeylerdi.

Sanki duyduğu kelimeleri algılayamamış gibi bir kaç saniye sessiz kaldı. Sanki boğazında bir şey vardı ve konuşamıyordu. Kendisini biraz toparlamaya çalıştı ve sesinin titrememesi için büyük bir çaba harcayarak "Neden?" diye sordu.

Matt ayağa kalkmıştı. Lyra'nın yüzüne bakmamayı sürdürüyordu. O da bir süre sessiz kaldı. Söyleyeceği kelimeleri dikkatle seçtiği belliydi. Fakat konuşmaya başladığında ağzından çok anlamsız şeyler çıkıyordu. "Lyra... Şeyy... Bence biz birbirimize uygun değiliz." diyebildi sonunda. Daha düzgün bir bahane bulamadığı açıktı. Lyra sinirlenmeye başlamıştı. Ayağa fırladı ve delici gözlerini Matt'inkilere dikerek onun ne hissettiğini anlamaya çalıştı. Gözleri her zaman onun hislerini ele verirdi. Gözlerinde kararsızlık ve hatta biraz tedirginlik de vardı. Ama hüzün kesinlikle yoktu.

Lyra daha da sinirlenerek ve üzüntüsü gizlemeye çalıştığı için bağırarak "Hayır Matt! Gayet iyi anlaşıyorduk. Sorun bu değil. Sorun başka biri! Başka biri var değil mi?" diye sordu. Matt cevap vermedi. Zaten Lyra da cevap beklemiyordu. Bunun doğru olduğunu biliyordu. "Hiç umrumda değilsin!" dedi adeta tıslayarak.

Matt yanından ayrılıp okula doğru yürümeye başlamıştı bile. Ama Lyra biraz daha dışarıda kalmak istiyordu. Dışarıda kalmak ve acısını sindirmek... Nadiren döktüğü göz yaşları süzülmeye başlamıştı yanaklarında. Ceketinin bir kaç düğmesini açtı rüzgara karşı dönerek. Acı yerine soğuğu hissetmek onu düşünmek istiyordu. Matt'e yalan söylemişti. Aksinin olmasını ne kadar çok istese de onu umursuyordu. Zaten bu yüzden şimdi böyle bir acı duyuyordu. Matt ile yaşadığı anılarını düşünüyordu. Uzun bir süre bu soğuk havada oturarak üzüntüsünün hafiflemesi bekledi. Ağlamayı kestiğinde kendini çok daha rahatlamış hissediyordu. Böyle de olmalıydı. Islak yanaklarını silerek Matt'i umutmaya çalıstı. Bunu hemen yapamayacağını biliyordu. Ama onun yerine başka şeyler düşünebilirdi. Yavaşça yerinden kalktı ve okula doğru ilerleyen kendi halinde yalnız bir öğrenciyi gözüne kestirerek ona yaklaştı. Asasını elindeki kitaplara yönelterek "Expelliarmus!" diye mırıldandı. Şaşkınlık ve korku içindeki çocuğun kitaplarının havaya fırlayışını ve gürültüyle yere düşüşünü izlerken bir kahkaha attı. Neşesinin yerine gelmeye başladığını hissedebiliyordu.

Rp dışı: Başka bir site için yaptığım bir rp. Matt NPC karakter.

Konu: Geri: Désirée Maélys Bourne Cuma Tem. 17, 2009 7:23 pm

*Rp'nin çalıntı olması olasılığına karşılık puanlama yapmıyorum. Üyeden de bir şekilde bu Rp'nin kendisine ait oladuğunu kanıtlamasını rica ediyorum.

» Désirée Maélys Bourne
» Désirée ve Cornelia'nın Odası