Parcellita Schkovich Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 32 Tarafı : Karanlık. Kan Durumu : Safkan. Rp yaşı : 20. Evcil Hayvan : Alerjisi var. Kayıt tarihi : 19/08/09
| Konu: Müzik, Ruhun Gıdasıdır. Paz Ağus. 30, 2009 11:05 am | |
| Karakterler ~ Vladimir Stepan Nieltsev, Parcellita Schkovich. Mekân, Saat ~ Sisli Göl, Akşam Dokuz Civarı. ''Parcellita, froid manteaux port!'' ''Cesser d'agir comme moi, ma mère, soeur!'' ''Soyez respectueux envers moi!'' ''Je n'ai jamais fait, mais maintenant 18 ans que je ne suis pas un acte irrespectueux!'' ''19 ans de nouvelles entrées Parcellita!'' ''Résultats de mai 19 n'est plus!'' Mavi gözleri yine yeşile dönerken, istemsizce kolunu masaya vurmasının acısını yaşıyordu. Sanki bir porselen gibiydi, dokunsanız kırılacaktı. Ablasının sonuna kadar açılan gözlerine bakamıyordu nedense. Saygısızlık ettiğini söylüyordu kusursuz aksanıyla birlikte ablası Frualle. Parcellita hiçbir zaman saygısızlık etmemişti. Schkovich ailesi Fransa'nın en asil ailelerinden biriydi. Kabalık onlara göre değildi, lanet olası Fransa'ya göre de! Parcellita ise yalnız yaşamak istiyordu, reşit olmuştu ama ablası hâlâ bunu kabullenemiyordu. Onun kötü bir niyeti olmadığını biliyordu Parcellita, tek varlığı kendisiydi. Yine de fazla yükleniyordu bazen ona, bıktıracak kadar. Kocasıyla birlikte sürekli atışıyordu ablası, onu teselli etmekten başka bir işi olmuyordu bazen. Eniştesi ve ablasıyla birlikte yaşam gereğinden fazla sıkıcıydı, ne olurdu annesiyle babası hâlâ hayatta olsaydı. Muggle bir kocayla olmayacağını kaç kere tekrarlamıştı acaba anneleri. Sanki biliyordu her şeyi, geleceği görmüştü. Bir saniye! Geleceği mi görmüştü? Annesi bir görücü müydü? Belki de sadece yaşam tecrübelerindendir diye düşündü Parcellita. Saçmaladığının farkındaydı, annesi hayatında bir kez evlenmişti. O da bir büyücü olan babasıyla. Saçma düşünmekten vazgebildiğinde, ablasının kollarının arasına zorla sıkıştırdığı montu giymeden, karlı havaya bıraktı kendini. Ailenin asi kızı olmak istememişti bir zaman, ama bazen fazla kasıyordu onu ablası. Hayatında en değer verdiği şeyini, baterisini bile çalması yasaktı evin içinde. Gürültülüymüş! Anlamayana gürültü, ona göre bir yaşam tarzı. Londra'da bir ev tutması gerekiyordu, Çatlak Kazan'da ne kadar kalabilirdi ki? Derin bir of çektikten sonra havaya karıştı. Nereye gideceğini bilmiyordu, birden kendini göl kenarında buldu. Etrafta göz gözü görmüyordu. Hava ise buz gibiydi. Üşüyordu evet, ablasının sözünü dinlemediği çoğu zaman böyle oluyordu. Ama bazen haksız olsa bile, denileni yapmamak, garip bir enerji veriyordu ona. Belki pozitif bir enerji, belki de ahlâksızlıktan başka bir şey değil. Hiçbir şey düşünmek istemiyordu aslında, gözlerini kapadı. Gölün sesini duymak zor değildi, göremese de seslerden anladığı üzere boş bir mekândı. Sanki düşündüğünün aksine gelişiyordu her şey. Birden ayak sesleri duydu, gözlerini açtı hiçbir şeyi göremese de irkildi. Elini kotunun arka cebine götürdü, muggle gibi giyinmeyi seviyordu. Asayı çıkardı ve titreyen eliyle asayı kavradı. Soğukluk ve biraz da olsun korku etkiliyordu onu. Bütün bedenini etkisi altına alıyordu. ''Kim var orada?'' Titreyen sesi, aciz ve korkak bir çocuk havasını verdiğinden lanet savurdu içinden. Genzini temizlerken, sarıya dönük, hafif dalgalı ve beline kadar uzanan ipeksi saçları ağzına girdi. Bundan nefret ediyordu, yüzü asıldı. Agresifleştiğini hissetti. Sesinin gür ve korkutucu yankısını dinledi iki üç kez. ''Orada kim var dedim!'' | |
|
Vladimir Stepan Nieltsev Chornoye Pravda Solisti/Piyanisti & Rol Oyun Akademisi Üyesi
Mesaj Sayısı : 1269 Nerden : İzmir ~ Bakü. ^^ Meslek : Ne iş olsa yaparım. Malum işsizlik var. :P Tarafı : Sağ-sol-ön-arka. Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 19 Evcil Hayvan : Kaoru. Maalesef evcil değil. Kayıt tarihi : 17/07/09
| Konu: Geri: Müzik, Ruhun Gıdasıdır. Ptsi Ağus. 31, 2009 4:19 pm | |
| "Rüzgârın dalgalı fısıltısına hasretken, Unutulacak mıyım daha on yedilik bir gençken Uzatma bana şehvetini, vücuduma fazla sıcaksın Ah, olgun kadınım, beni rahat bırakacak mısın?"
Aklımda bu dizelerle yola düşmüştüm. İlham, böyle bir şeydi işte; insanı nerede yakalayacağı belli olmuyordu, özellikle de bu kişi okulu hayalleri uğruna terk eden bir gençse. Hogwarts'ta daha ikinci sınıftayken, öyle bir okul için fazla sanatçı ruhlu olduğumu fark etmiş ve bunu değerlendirmeye karar vermiştim. Sonradan Durmstrang'da da kısa bir dönemim olmuştu, tabii asıl amacım akademik yaşamımı devam ettirmekten biraz daha farklıydı: Piyano tutkumu ana vatanıma, Rusya'ya taşımak. Transilvanyalı tarafımın ideallerime gem vurabileceği gerçeğini es geçsem bile, kendimi Rus hissetmem geçmişimin en özel anlarını beynime kazıyordu.
Okul maceralarımı tekrar hatırlıyordum işte: Dersler ve ödevler arasında geçen bir buluğ çağında bana o şatomsu mekanı anımsatacak sadece bir kişi: Dianne Andié. Bitkibilim dersine girmemin nedeni bitkilerle kadınların hassas yönleriyle benzeştiklerini çocukluğumda anlamış olmamdı ve bunu da açıkça belirtmiştim sorulan soruda. Ondan kadınları anlamak konusunda çok şey öğrenmiştim, belki de o olmasaydı karşı cinsimin ruhunu şiirsel bir şekilde deşifre etmeye yeltenemezdim bile. Tabii dert ettiğim tek şey vardı, insanın kanayan tek yerinin şah damarı olması gibi bir şeydi bu: Piyanomdan ayrı kalmak. Okulu terk etmeden önce geçirdiğim tek yazı iple çekme nedenim buydu işte. O günden itibaren Transilvanya'daki malikane, parmaklarımın konuşturduğu titrek ve zarif tonlarla dolmuştu.
Bu sırada gölün buğulu manzarası beni gri-mavi parıltısıyla karşılamıştı. Cebimden ufak bir parşömen parçası çıkarıp aklımdaki sözleri mürekkebin bekâsına kazımak için tüy kalemimi ıslattığım anda bal köpüğü renginde saçları olan, gözleri gölün mavisine çalan çekici bir bayanı yakaladı gözlerim. Nedense tuhaf bir şekilde aşina geliyordu, sanırım ilk ve son Fransa seyahatimde birlikte çaldığımız kız buydu: Parcellita Schkovich. Benden iki yaş büyük olmasına rağmen, sanki yaşıtmışız gibi bir kimya tutturmuştuk onunla. Hınzırca gülümsedim ve iki adım önüne kadar gelerek konuştum: "Umarım hatırlanmışımdır, Parcellita." | |
|
Vladimir Stepan Nieltsev Chornoye Pravda Solisti/Piyanisti & Rol Oyun Akademisi Üyesi
Mesaj Sayısı : 1269 Nerden : İzmir ~ Bakü. ^^ Meslek : Ne iş olsa yaparım. Malum işsizlik var. :P Tarafı : Sağ-sol-ön-arka. Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 19 Evcil Hayvan : Kaoru. Maalesef evcil değil. Kayıt tarihi : 17/07/09
| Konu: Geri: Müzik, Ruhun Gıdasıdır. C.tesi Eyl. 05, 2009 4:25 pm | |
| | |
|