Kristen Aurelié A'lle Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 21 Nerden : ~In the home~ Meslek : ~Öğrenci~ Gerçek İsim : ~Aslı~ Patronus : ~-~ Tarafı : ~Karanlık~ Kan Durumu : ~Safkan~ Rp yaşı : ~13~ Özel Yetenek : ~-~ Evcil Hayvan : ~Alan James William~ Kayıt tarihi : 26/07/09
Konu: Karşılaşma Ptsi Tem. 27, 2009 11:47 am
Aurelié hızlı adımlarla kütüphaneden içeri girdi.İçerisi oldukça rutubetli bir havayı içinde barındırıyordu.Bu yüzden burnunu hafifçe kapayarak masalardan birine çantasını koydu.Asıl istediği araştırma yapmak olmasa da kafasını dağıtmak için kitap okumaktan iyi bir yol olamayacağını biliyordu.Yavaşça kırmızı kaplı bir kitaba doğru ilerledi.Yeri pek üstlerde olmasa da uzanmak için parmak ucuna çıkmak zorunda kaldı.Yaşıtlarına göre uzundu ama bu Hogwarts'ta pek de iyi bir etken olarak sayılmazdı.Yine de herhangi bir Mugglle okuluna gitmediği için dua etmeliydi.Birbirinden saçma insanların pusu kurduğu bir oda dolusu çocukla fazla bir şey paylaşamadığı kesindi.Bunları düşünerek kitabın kapağını açtı.Konusu fazla belirgin şekilde yazılmamış olmasa da ilgi çekici bir görünüşü vardı.Aurelié eski görünümlü kitaplara karşı her zaman saygı duyardı.Tarih her ne kadar bir Slytherin'li için anlamsız gelse de Aurelié için bir anlam taşımaktaydı.Bu yüzden hafifçe gülümsedi.Yerine geçerek ahşap masanın üstüne kitabı yerleştirdi.Sayfaları çevirdikçe burnuna gelen tozlar gözlerinin kızarmasına sebep olsa da kitabın sayfalarını çevirmeye devam etti.Çoğu bilmediği terimlerden oluşan bir dolu cümlenin içinde bir an boğulduğunu hissetti.Sonra bir sayfa daha ve resimli bölümü buldu.Birbirinden değişik otlar vardı bu bölümde.Altlarında ise yine aynı yabancı kelimeler.Gözlerini hafifçe aşşağı devirdi ve derin bir nefes alrak kitabı kapattı.Kütüphane aynı zamanda düşünmek için bire birdi.Bu yüzden aklı geçen kışa doğru derin bir yolculuğa çıktı.Hâla içinde bulunan kinle besleniyordu duyguları.Bundan rahatsız değildi çünkü onu affetmek isteyeceği son şeydi.Aldatılmanın nasıl bir duygu olduğu keçen kıştan önce aklının ucundan bile geçmemişti ama şimdi her saniyesinin ne kadar büyük bir nefretle yaşayabileceğini öğrenmiş bir şekilde bunun acısını damarlarında hissediyordu.Zaten güven denilen duygunun dünyada varolması bile bir hataydı.Hemde çok büyük bir hata!Hisler'in ne kadar kısa bir sürede değişebileceğini de görmüştü.Saatleri ve dakikaları aşrak saniyelerde bile farklılaşıyordu hisler.Bunu düşnerek daha derin soluk almaya başladı.Sonra ani bir refleksle gözlerini açtı.Kitabın yumuşak kapağının üstüne hafifçe yaslanmıştı.Bu yüzden kafasını hemen kaldırdı.Zaten hiçbir şey anlamadığı bu kitap yüzünden bir de kütüphane görevlisinden uyarı almak istemezdi.Kendine güvenemediğinden kitabı hemen üst raflardaki yerine kaldırdıTekrar bir kitaba uzanarak yerine geçti.Kafasını dağıtması gerektiğinden konusuna bile bakmadan kitabı okumaya başladı.Okuduğu kitap diğerine göre daha ilgi çekiciydi.Zaten hangi kitap olursa olsun sayfalarca anlamsız terimden daha mantıklı gelirdi şu an Aurelié'ye.Kitap oldukça kısa olduğu için yavaş yavaş sonlarına geliyordu.Bilindik bir hayat öyküsü olabilirdi Aurelié'nin beyninde bu kitap.Bu yüzden sonunu getirmek için fazla heyecanlanmadan okudu.Sonuna geldiğinde ise hemencecik kelimeleri okudu.Hızlı bir şekilde kitabın kapağını kapatarak gözlerinin hâla sağlam olduğundan emin olmak için gözlerini kırpıştırdı.Tam olarak emin olamayınca ise gözlerini ovuşturarak masadan kalktı.Kitabın yerini tam olarak hatırlayamadığı için bulabildiği ilk boşluğa tıkıştırdı ve yerine oturarak düşünmeye başladı.Aslında düşünmeyi severdi ama hep aynı kişiyi düşünmek gittikçe sıkıcılaşıyordu.Belki de bunun nedeni düşüncelerindeki kişinin onu kendisininden daha düşük seviyeli bir kızla aldatmasıydı.Bunu düşünerek dişlerini birbirine kenetledi ve ellerini masanın üstünde birleştirerekgözleriyle etrafı sürmeye başladı.
Jonas Taylor Black Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 505 Nerden : Işığın olmadığı yer Meslek : Öğrenci Gerçek İsim : Kadim Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : Yanlış Seçim.Expelliarmus Evcil Hayvan : Zehir oku kurbağası (Eduard) Kayıt tarihi : 17/07/09
Konu: Geri: Karşılaşma Ptsi Tem. 27, 2009 8:16 pm
Jonas kafa dinlemek için bir yerlere gitmek istiyordu ama bir türlü bulamıyordu.Canı cok sıkkındı ve acıkcası eski zamanları düşünmeden edemiyordu.her zamanki gibi sade birşeyler giymişti ve hogwarts ın koridorlarında dolasıyordu ve birden birere içinden bir ses kütüphaneye gidip bir şeyler okumasını söyledi kafasını dagıtmalıydı.Merdivenlerden cıkmaya başladı.Canı gerçekten çok sıkkındı '' Ben nerde hata yaptım '' diyordu kendisine.Kütüphaneye girdi hemen bir kitap aldı kitabın konusu garipti okumaya başladı ve cebinden whiskey şişesini cıkardı ve yavaş yavaş yudumladı.Kitap ilgisini çekmişti çok güzeldi.Jonas sayfaları geçtikce dahada heycanlanıyordu kitap okumayı cok seviyordu ama kardeşiyle zaman geçirmekten okumaya hiç zamanı kalmıyordu.Etrafına bakındı birden Aurelié yi gördü çok şaşırmıştı gözlerine inanamıyordu bir an için whiskey nin etkisi diye düşündü ama gözlerini biraz ovuşturunca anlamıstı hayal olmadığını onu gerçekten çok özlemişti ve çok seviyordu onu unutmak mümkün değildi.Hiç değişmemişti Aurelié hala en son gördüğü gibi çok güzel ve alımlıydı biraz düşündü Jonas '' Acaba yanına gitmelimiyim '' dedi ama kendisini nasıl affettire bilirdiki.Eğer yanına gitmesse onu her görüşünde içinden bir şeyler kopucaktı Jonas buna emindi.Jonas hemen whiskey sini bitirip Aurelié 'nin yanına doğru adım atmaya başladı hızlı bir şekilde yanına gitti ve '' Merhaba Aurelié '' dedi.Aurelié onu gördüğüne pek sevinmiş gibi durmuyordu Jonas hemen '' Beni görmek istemediğini biliyorum ama sunu bilmeni istiyorum senden başka kimse olmadı hayatımda bir tek sen vardın seni her şeyden çok seviyordum ve halada çok seviyorum ama o gün olanları bilmeni istiyorum Onunla aramda hiç bir şey olmadı ve olamazdıda hiç kimse senin yerini alamaz o gün bana '' sana önemli bir şey söylemeliyim '' dedi ve dışarı cıkardı bir şeyler anlatmaya başladı çok üzgün oldugundan bahsediyordu derken birden beni öptü ama ona karşı hiç bir şey hissetmedim sana herşeyi anlatmaya çalıştım ama bir kere olsun yüzüme bakıp beni dinlemedin sensiz yapamadım sen benim herşeyimsin onunla aramda hiç bir şey olamazdı zaten lütfen beni anla seni herşeyden çok seviyorum beni affet '' dedi. Jonas bu sözcükleri söylerken gerçekten çok samimiydi onu asla unutamamıştı teninin o güzel kokusu hala burnundaydı lanet bir kişi yüzünden sevdiğinden ayrı kalmıştı bütün üzüntüsünün ve insanlardan uzak durmasının asıl sebebi buydu Aurelié Jonasın herşeyiydi onu sevmekten asla vazgeçmedi. Aurelié acaba Jonas hakkında hiç bir şey hissetmiyormuydu bunu düşünmek bile Jonasın içini kemiriyordu çok üzgündü Aurelié bakarken bile içi parçalanıyordu. Nerede hata yapmıstı neden herşey böyle olmustu. Aurelié Jonası birazda olsa sevmemişmiydi bu soruların cevabını asla bulamamıştı Jonas hayatının en mutlu günleri Aurelié ile geçirdiği zamanlar onun yanındayken sanki zaman duruyordu kötü olan her şey Jonas a sanki çok güzelmiş gibi geliyordu.Aurelié siz geçirdiği hergün onun için ayrı bir ızdıraptı.Jonas tekrar dile getirdi ve '' Seni Seviyorum '' dedi.Aurelié Jonası pek affediceğe benzemiyordu ama yinede onu çok seviyordu...
Kristen Aurelié A'lle Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 21 Nerden : ~In the home~ Meslek : ~Öğrenci~ Gerçek İsim : ~Aslı~ Patronus : ~-~ Tarafı : ~Karanlık~ Kan Durumu : ~Safkan~ Rp yaşı : ~13~ Özel Yetenek : ~-~ Evcil Hayvan : ~Alan James William~ Kayıt tarihi : 26/07/09
Konu: Geri: Karşılaşma Salı Tem. 28, 2009 9:01 am
Aurelié süzerken sadece gözlerinin görmek istediği şeyleri gördüğünün farkına henüz varmıştı ki kulakları da onu yanıltmayı başardı.En ufak bir kıpırtıyı hissedebilecek kapasiteyi kendinde bulsa da herkes gibi kendisininde bolca hayal görebileceğini biliyordu Aurelié.Bu yüzden gördüklerinden rahatsız olmamaya çabalayarak kafasını masaya gömdü.Burnundan solumaya başlayarak gördüklerinin gerçek olmaması için dua ediyordu.Ellerini birbirine o kadar sıkı kenetlemişti ki bir kaç kemiğinin bulunduğu yerde incindiğini hissedebiliyordu.Gözlerini hafifçe kapattı.Çünkü Jonas'ın kendisine en çok gözleri hakkında iltifat ettiği aklından çıkmıyordu.Eğer hiç göremeyeceğini bilmese gözlerini yerinden çıkarıp atacak kadar kin birikmişti içinde.Biraz önce iyi ki kitabı yerine bırakmıştı.Çünkü tırnaklarının uzunluk oranını ve sinirini düşününce kitabın kapağının görebileceği hasarlar konusunda bir kitap bile yazabilirdi.Nedense her düşündüğünde içindeki ateş daha fazla büyümekten başka hiçbir hareketlilikte bulunamıyordu.Aptal mugglle bir kızın kendisine bu kadar acı verebileceğini düşününce ise gururunun eksikliğinden kendine duyduğu güven de azalmıştı.Hâlâ daha nasıl kızın sağ kaldığını anlayamıyordu.Tabî ya.Aurelié bütün hırsını Taylordan çıkarırken kız ise kaçmıştı.Kaçıcak kadar zekası olduğunu o zaman öğrenmişti zaten.Bunu düşünürken kendisine yaklaşan ayak sesleri duydu.Düşündüğü şey olmaması için ettiği duaların sayısı yüz'ü bulmuş olmalıydı ki düşüncelerininde onu yanılttığını düşünmeye başladı.Kendisine bu yüzden güvenemiyordu zaten.Artık çevresindeki her şey yalancılaşıyordu ve onların arasında yavaş yavaş kendini de yitiriyordu.Allahtan istediği binaya girmiş ve bir ömür boyunca aynı tipte kıkırdaşan insanların arasında sırıtmaktan kurtulmuştu.Öyle olsa güven denen bir duygunun damarlarından tamamiyle çıkacağını biliyordu.Zaten ailesi de Aurelié'ye bu konuda güveniyordu.Kulakları bir ses daha duydu.Her ne kadar sesin doğruluğuna inanmak istemese de ses gerçekti ve Aurelié cevap verene kadar kulaklarında çınlamaya devam edecekti.Bu yüzden hafifçe fısıldadı;"-Merhaba."dedi ve gözlerini karamsarca süzerek konuşmasına devam etti;"-Galiba burası senin masan.İşgal ettiğim için özür dilerim.İnsan ilk günden okul otoritesinin yine kimin elinde olduğunu duymuyor."dedi ve tiksinen bakışlarla Taylor'un yüz ifadesini gözlerine bakmamaya çabalayarak süzdü.Oturduğu sandalyeden kalktı ve sağ elini masaya doğrultarak tiz bir sesle;"-Al senin olsun.Zaten bende gitmeyi planlıyordum." dedi ve başını öne doğru eğerek göz göze gelme olasılıklarını azalttı.Her ne kadar hâlâ sevsede kendisini aldatan biriyle barışmak kendisine küfretmekten başka hiçbir işe yaramazdı.Bunu düşünerek saçlarını geriye attı.Tam yürümeye başlayacaktı ki Taylor'un sesini tekrardan işitti kulaklarında.Bu sefer diğerine göre daha uzun konuşmuştu ama Aurelié'nin anlayabildiği kelimeler oldukça kısıtlıydı.Dinlemeye bile lüzum görmüyordu ama içindeki merak az da olsa konuyu kavrayabilmesine sebep olmuştu.Ama kendi gururunu hiçe sayamazdı.Bu yüzden sinirli ve ukâla bakışlarını Taylor'ın üstünden çekmeden hafifçe gülümsedi;"-Galiba şimdi seni affetmem gerekiyor.Ama üzgünüm repliklerimi karıştırmışım.Fazla problem olmaz umarım sonuçta sende benim hayatımdaki yerini karıştırıp beni aldattın."dedi ve Taylor'a asasını doğrultmamak için çabalayarak geri çekildi.Zaten istese de zarar veremezdi.Bu hâlâ sevdiğinden kaynaklanmıyordu.Neredeyse hiç büyü yapamamasından kaynaklanıyordu.Bunu fazla belli etmemesi de en iyisiydi.Sonra yine bir ses duydu.Her ne kadar içindeki duygulardan emin olsa da affedemezdi.Bunu düşünerek ; "-Eğer içini rahatlattıysan ben yatakhaneme döneyim sen de mugglle sevgiline." dedi ve kızgınlığından hiçbir şey kaybetmeyerek meraklı bakışlarla son kez Taylor'ı süzdü.Eğer şimdi buradan ayrılırsa bir daha ne zaman onu görebilecek kadar şanslı olduğunu bilmiyordu çünkü.
Jonas Taylor Black Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 505 Nerden : Işığın olmadığı yer Meslek : Öğrenci Gerçek İsim : Kadim Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : Yanlış Seçim.Expelliarmus Evcil Hayvan : Zehir oku kurbağası (Eduard) Kayıt tarihi : 17/07/09
Konu: Geri: Karşılaşma Salı Tem. 28, 2009 11:21 am
Jonas Aurelié yi aldatmamıştı aksine onun için herşeyi yapmaya hazırdı tekrar bir araya gelme umudu vardı umutlarını asla yitirmemişti Aurelié yi cok seviyordu onsuz bir hayat düşünemiyordu.Aurelié Jonasın gözünde bir daha görülmeyecek bir rüyaydı hiç kimsenin söylemediği bir şarkıydı dilinde Jonas konuşmasını bitirdikten sonra Aurelié "-Galiba burası senin masan.İşgal ettiğim için özür dilerim.İnsan ilk günden okul otoritesinin yine kimin elinde olduğunu duymuyor." dedi.Bu Jonası gerçektende çok üzmüştü belki Aurelié onu unutmuştu içindeki nefret belkide sevgisinden daha büyüktü.Belkide Jonas belkide Aurelié yi unutmalıydı hoş istesede yapamazdı. Aurelié olmadan o kütüphaneden ayrılamazdı onu çok seviyordu ve hiç bir muggle onun yerini alamazdı bu söz konusu bile olamazdı.Aurelié neden böyle düşünmüştü Jonasın kendisini ne kadar çok sevdiğini bilmiyormuydu."-Al senin olsun.Zaten bende gitmeyi planlıyordum." dedi.Jonas çok üzülmüştü Aurelié nin içinde Jonas a karşı hiç birşey kalmamışmıydı.Jonas Aurelié gözlerine baktı '' Lütfen beni anla Aurelié senden başka hiç kimse olmadı ve olamazda bir muggle senin yerini almaz sen benim herşeyimsin sensiz yaşamak bana zor geliyor dayanamıyorum artık sensizliğe seni bir kere bulmusum bir kez daha kaybetmek istemiyorum neden beni anlamıyorsun.'' dedi. Jonas hatası olmasada çok pişmanlık hissediyordu ne yapması gerektiğini bilemiyordu eğer Aurelié giderse Jonas onu her gördüğünde içinden birşeyler kopucaktı. Aurelié "-Galiba şimdi seni affetmem gerekiyor.Ama üzgünüm repliklerimi karıştırmışım.Fazla problem olmaz umarım sonuçta sende benim hayatımdaki yerini karıştırıp beni aldattın.".dedi. Jonas '' Nasıl böyle bir şey düşünebilirsin beni anlamalısın o benim sadece arkadaşımdı bana karşı öyle duygular beslediğini nerden bilebilirdim.'' dedi Jonasın üzüntüsü ve pişmanlığı yüzüne bakıldığında belli oluyordu Jonas ın aklına birden yaşadıkları o güzel anlar geldi her gece sahilde yürüdükleri bir bilerine sıkı sıkı sarılıp gezdikleri zamanlar hiç bir zaman Jonasın gözünün önünden gitmemişti bunlar.Aurelié "-Eğer içini rahatlattıysan ben yatakhaneme döneyim sen de mugglle sevgiline." dedi.Jonas Aurelié nin kolundan tutup onu birden öpmeye başladı Aurelié yi öptügünde hissettikleri ilk öptüğündeki gibiydi o günü nasıl unutabilrlerdi ilk tanıstıkları yerdeydi.Jonas Aurelié yi öptükten sonra kulağına doğru yaklaşıp '' Aşkımız bir şansı haketmiyormu sence '' dedi o özlem duydusu o kadar zamandır Jonasın içini kemiriyordu.Hiç birşey Aurelié siz yaşadığı günlerde hiç bir eğlence Jonasın mutsuzluğunu gideremiyordu.Jonas Aurelié ye sarılmıştı hiç kimseye bu kadar bağlana bileceğini tahmin bile etmemişti kızlar eskiden Jonas için bir eğlenceydi taki Aurelié yi görene kadar onu haketmek için elinden geleni yapmıştı onu çok seviyordu.Ayrılıklarından sonra Jonas anlamıştı Aşk kalplerde cenaze töreniydi...
Kristen Aurelié A'lle Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 21 Nerden : ~In the home~ Meslek : ~Öğrenci~ Gerçek İsim : ~Aslı~ Patronus : ~-~ Tarafı : ~Karanlık~ Kan Durumu : ~Safkan~ Rp yaşı : ~13~ Özel Yetenek : ~-~ Evcil Hayvan : ~Alan James William~ Kayıt tarihi : 26/07/09
Aurelié ne yapması gerektiği konusunda o kadar kararsızlaşmıştı ki kendini kontrol edemiyordu.Bir yanı Taylor'a koşup hasret gidermek istiyordu.Diğer yanı ise ~ki Aurelié için mantıklı olan kesinlikle bu yanıydı~ arkasını dönüp hiçbir şey söylemeden koşmak istiyordu.Kalbini dinle lafının mantıksızlığını böylece anlamış oldu.Kalbini dinleseydi mantığından tamamen kopmuş olurdu.Bir daha Jonas'la birleşmek.Kulağa her ne kadar hoş gelse de yapamazdı.Elini tekrar tutamazdı.Gözlerine tekrar bakamazdı.Belki de sevemezdi bir daha.Sonuncusuna kendisinin de inanmadığı çok açıktı.Çünkü hâlâ çok seviyordu Taylor'ı.Hemde dünyalar kadar.Ailesinden az da olsa duyduğu utancı onda duymuyordu.Çünkü Taylor'ın kalbindeyken duyuları uçup gidiyordu.Gözlerini ve kulaklarını hissetmiyordu.Sadece kalbini hissediyordu.Taylor'ın tek bir dokunuşunda kanatlanıp uçacak güce sahip kalbini...Taylor'ın dediklerini duymamaya çabalayarak yatakhanesine dönmek için karşısında çırpınmaya başladı.Ama son sözlerini söylediğinde karşılaştığı şey bir anda bütün kalbini felç etti.Beyni ve mantığı artık işlemiyordu.Hatta işlemek için çaba bile göstermiyordu.En zor anında beyni de Aurelié'yi bırakıp gitmişti.Vefasızlığın acısını düşünemeyecek kadar uyuşmuştu Taylor'ın kollarında.Dudaklarını gerçekten özlemişti ama yapmamalıydı.Gururunu hiçe saymamalıydı.Teslim olmamalıydı.Bütün vücudu gibi uyuşmuş olan beyninin altında esir kalmamalıydı.Ama yapamadı.Jonas'ı sevdiğini daha fazla saklayamadı.Elini hafifçe Taylor'ın yanağın değdirdi ve ona olan özlemini az da olsa gidermeye çabaladı.Sonra Taylordan gelen fısıltı kendine gelmesini sağladı.Bir an gözleri açıldı ve ani bir refleks ile elini Taylor'ın yanağından çekti.Kendini daha fazla kandırmamalıydı.Bu yüzden gülümseyrek ; "-Senin yokluğunda sana beni aldattığın için kızmadım biliyormusun." dedi ve Taylor'ın meraklı bakışları altında konuşmaya devam etti ; "-Güzel dudaklarına benden başka birisinin dudakları değdiği için üzüldüm." dedi ve biraz daha gülümseyerek hafifçe kendi dudağını ısırdı.Yine de biraz daha duygularına yer vermek istiyordu konuşmalarında.Taylor'sız nasıl yaşadığını kaç mendili tüketip kaç litre göz yaşı döktüğünü değil.Çünkü yine aynı şey olsa bunların aynı tempoda yine gerçekleşeceğini biliyordu.Zaten bu her bayanın yapacağı bir şeydi.Bunları anlatırsa diğer kadınlardan bir farkının kalmayacağını bildiğinden bir süre susmayı tercih etti.Sonra sadece hafif bir tebessüm gösterecek cesareti buldu ve yeni bir söze başladı ; "-Seni çok özledim." dedi ve Taylor'ın kollarındaki yerine koruyarak ondan gelecek cevabı beklemeye başladı.
Jonas Taylor Black Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 505 Nerden : Işığın olmadığı yer Meslek : Öğrenci Gerçek İsim : Kadim Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : Yanlış Seçim.Expelliarmus Evcil Hayvan : Zehir oku kurbağası (Eduard) Kayıt tarihi : 17/07/09
Konu: Geri: Karşılaşma Çarş. Tem. 29, 2009 9:20 am
Jonas kelimenin tam anlamıyla kendinden geçmişti Aurelié yi çok seviyordu ondan asla vazgeçemezdi.Jonas Aurelié'e sarılmıştı onun o güzel kokusu Jonasın ruhunu mest ediyordu.Aurelié Jonas'a gülümseyerek ''Senin yokluğunda sana beni aldattığın için kızmadım biliyormusun '' dedi ve davam etti ''Güzel dudaklarına benden başka birisinin dudakları değdiği için üzüldüm '' dedi.Aurelié Jonas'ın herşeyiydi.Jonas ona sıkı sıkı sarıldı.Kendisini bir rüyanın içinde gibi hissediyordu eğer uyanırsa bir daha asla göremiyeceği bir rüya.Jonas '' Seni çok seviyorum beni bir daha bırakma. '' dedi.Jonas Aurelié ile konusduktan sonra cok tereddüt etmişti onu tutup dudaklarından öptükten sonra ya Aurelié onu bırakıp gitseydi ozaman ne yapacaktı Jonas ama sonradan bunu artık bi önemi olmadığını Aurelié yi kazandığını düşününce sevinci gözlerinden anlasılıyordu.Çok mutluydu uzun zamandır onsuz geçirdiği günler bitmişti artık.Aurelié nin gözlerinin içine baktı ve '' Hiç değişmemişsin hala en son gördüğüm gibisin '' dedi. ve Aurelié yi dudağından öptü yılların özlemi Jonası mahvetmişti dayanamaz haldeydi kimse ona yardımcı olamıyordu sessiz ve karanlık gecelerde sürekli yanlızdı etrafındaki yalancı suratlar Jonası sıkıyordu ve olabildiğince uzaklaşmaya bakıyordu ve sürekli Aurelié yi düşünüyordu ama şimdi o yanındaydı ve mutluydu.Jonas ve Aurelié hasret giderirken birden birisi gelir '' Burası kütüphane konuscaklarınızı baska yerde konusun '' dedi. Jonas '' Tamam kusurumuza bakmayın '' dedi.ütüphaneci gittikten sonra Aurelié ye dönüp '' Hadi gidelim aşkım . '' dedi.Aurelié kafası ile onay verdi ve birbirlerine sarılıp dısarı cıktılar.
Loranne Elizabeth Widmore Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 1028 Nerden : Mersin - G.Antep ;) Meslek : Öğrenci -_- Gerçek İsim : Seda. Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Saf - Kan Rp yaşı : 25 Evcil Hayvan : Kayıt tarihi : 03/07/09
Konu: Geri: Karşılaşma Salı Ağus. 04, 2009 7:55 am