|
|
| ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi | |
|
+5Regina L. Archangel Michael Nymins Miller Mellysa Jessica Andié Riley Beth McConnor Britney Vera Curtis 9 posters | Yazar | Mesaj |
---|
Britney Vera Curtis Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 262 Nerden : mi? Cehenemin dibinden! -_- Meslek : Eli asalı öğretmen Gerçek İsim : Boşversene Patronus : Çita Tarafı : Aydınlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 24 Asası : Düşlerin Merakı Özel Yetenek : Zihinfendar&İç Göz Evcil Hayvan : Bir gözü toprağa bakan,gri tüylü,sevimli bir baykuş:Ola Kayıt tarihi : 02/07/09
| Konu: ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi Cuma Ağus. 07, 2009 3:16 pm | |
| Hufflepuff/Slytherin ortak dersinden sonra, sırada Gryffindor/Ravenclaw ortak dersi verdi. Aslında tüm binalara ortak ders verebilirdi; ama çok kalabalık olunca kiminle uğraşacağını şaşırıyordu, Vera. Böyle de pek sıkıcı oluyordu onun için. Çünkü dediklerinin aynısı tekrar etmekten hiç hoşlanmıyordu. Odasında, öğrencilerin yaptığı iksirleri inceleyip, not tutarken bir yandan da hoş bir şarkı mırıldanıyordu. *… if, there’s lessons to be learned, I’d rather get my…* Kendini şarkıya kaptırmış gidiyordu, yaptığı işin bile farkında değildi. Bu aralar çok sık dalıp gidiyordu. Kendini sıkça sorguluyor, dünya üzerindeki yerini bulmaya çalışıyordu. Belki de bir kimlik arayışına girmişti. Birileri tarafından önemsenmeyeli çok olmuştu, her şeyin temelinde bu ilgisizlik vardı. Ne var ki Vera, bunu daha fark etmemişti. Doğru olmadığını bile bile, başka sebeblere bağlamıştı olanları. *Kişisel sorunlarını tamamladıysan sınıfa git Vera.* dedi içindeki ses kırıcı bir şekilde. Vera, ayağıya kalktı. Birden başı döndü, gözünün önüne perde indirilmişti sanki, etrafındaki nesneleri göremiyordu. Ama midesinin tepe takla olduğunu, beyninin sulandığını hissetmişti. Elini masaya koyup masadan destek aldı. Derin derin nefes alarak kendine gelmeye çalıştı. Kısa bir süre sonra, gözünün önündeki perde çekildi. Odasından hızlı adımlarla çıktı, her an zil çalabilirdi. Bunun bir önemi yoktu belki; ama Vera, bir işi olduğunda hep erken gelirdi. İlk defa böyle olmuştu. Kendisi de şaşırmıştı duruma. Sınıfın kapısını açıp koşar adımlarla masasına geçti. Tüm öğrenciler gelmişti. Hepsi meraklı gözlerini profesöre dikmişti. Vera, onların neden kendisine bu kadar dikkatli baktığını bilmiyordu, zaten umursamıyordu. Direk derse geçmek ve günü bitirmek istiyordu. Ve nedensiz bir şekilde sinirliydi, resmen burnundan soluyordu. Kendisine bir şey denecek olsa, sanki konuşan kişinin üstüne atlayacaktı. *Sakin.* diye geçirdi içinden Vera. Ama hiç de denildiği gibi kolay olmuyordu. ‘Tünaydın.’ dedi soğuk soğuk, ‘Bugün Biber İksiri yapacaksınız. Şimdiden söyleyeyim not vereceğim, dikkatli bir şekilde yapın iksiri.’ Ravenclaw öğrencileri kendilerinden gayet emindiler, hemen kitaplarını açmıştılar. Gryffindor öğrencileri ise boş boş kazanlara bakıyorlar, uyanık olan birkaçı da kitaptaki talimatlara bakıyordu. Vera, bir şeyi unuttuğunu fark edince kendi kendine söylendi. ‘Malzemeler tahtada.’ dedi ifadesiz ve donuk gözlerle. Öğrencilerin iksirleri yapmalarını izlemek yerine, yine, muggle kitabına gömüldü…
|32 dakika sonra|
Dakik bir şekilde yerinden kalkıp tek tek kazanlardaki iksirleri inceledi. Çoğu kişinin neredeyse kusursuz bir şekilde yapması Vera’yı sevindirmişti. Ravenclaw/Gryffindor mükemmel bir ikili olacaktı, şüphesiz. Vera, sınıfın ortasına geldi. ‘Hepinizi tebrik ederim. İksirler neredeyse kusursuz olmuş.’ *neredeyse*yi vurgulayarak söylemişti, kendilerini fazla iyi sanmalarını istemiyordu. ‘İksirlerinizi şişelere doldurun ve üstünüze adınızı yazın. Çıkarken masamın üstüne bırakın.’ dedi. Bir an öğrencinin biriyle göz göze geldiler. Vera, uzun uzun öğrenciye baktıktan sonra tıslar gibi bir şeyler söyledi. ‘Bir Black daha.’ Black’lerden hoşlanmıyordu. Onlar hakkındaki düşünceleri kötüydü, kendisine özeldi. Bir yerde duyulmasından çekinmezdi belki; ama kendi düşüncesini kendisine saklamayı tercih ediyordu. Sandalyesini gürültülü bir şekilde kenara çekip oturacağı sırada zil çaldı. Bir dersi jet hızıyla bitirmişti, bundan oldukça memnundu. ‘Gelecek derse…’ aniden durakladı, ne yapacaklardı gelecek derse? Bunu düşünecek daha zaman vardı. Ne diye şimdiden karar vereceklerdi? ‘Çıkabilirsiniz.’ dedi sadece. Rp Out: Biber İksiri'nin malzemelerini yaratıcılığınızı kullanarak ö.m. atın. Ödev olarak puan alacaksınız. | |
| | | Riley Beth McConnor Gryffindor III.Sınıf
Mesaj Sayısı : 875 Gerçek İsim : Buseee' Tarafı : Aydınlık ' Z.A.Y. ' D.O. Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 15 Asası : Çoban Püskülü Evcil Hayvan : Köpek Fake ve Baykuş Sovie Kayıt tarihi : 16/07/09
| Konu: Geri: ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi Cuma Ağus. 07, 2009 4:21 pm | |
| Kahvaltıdan sonra Ortak Salon’da dinlenip yorgunluğunu üzerinden atan Beth zindanlara indi. İksir dersliğine girdiğinde sınıfta çok az kişi olduğunu . Sınıf geçen haftaki gibi ferahtı ama dışarıdaki hava gene de içeriyi biraz boğuyordu, nefes alırken içine çektiği lavanta kokusu daha azdı. Ama ahşabın sinüslerini rahatlatan kokusu halen aynı biçimde duruyordu. Sınıftaki sıraların araları biraz açılmıştı ve bu Beth’i fazlasıyla hoşnut etti. Geçen hafta oturduğu yerine geçip yanına geçen Chuck’ı izledi ve etrafına bakındı. Gryffindorlular’dan birkaç kişiyi tanıdı ve Ravenclawlılar’ı süzdü. Beth kendi kendine düşünürken sınıf tamamen dolmuştu ve gitgide artan laubali konuşmalar bir uğultu oluşturuyordu. Beth etrafına rahatsız olmuşçasına bakarken içeriye profesör geldi. Her zamanki gibi bakımlı ve zarifti, biraz da yorgun göründüğünü düşündü Beth. Profesör Curtis hızla attığı adımlarla masasına yaklaştı ve tam sandalyesine oturacakken zil çaldı. Diğer dersin aksine sınıfa geç gelmişti profesör ama derslik yeterince hazırlıklıydı. Profesörün mimikleri fazlasıyla tehditkâr ve soğuktu, bu da bedenin duruşunu biraz kamburlaştırıyordu. Dikkatle baktığında alt dudağının olağandan daha sarkık olduğunu anlayabiliyordu Beth. Bunun yorgunluk ve baskıdan olduğunu düşünüyor ve aklına Biber İksiri’ni getirdikçe düşüncelerini arındırmaya çalışıyordu.
Profesör öncelikle öğrencilerini yavaşça süzdükten sonra oldukça soğuk bir biçimde “Tünaydın.” dedi. “Bugün Biber İksiri yapacaksınız. Şimdiden söyleyeyim not vereceğim, dikkatli bir şekilde yapın iksiri.” Beth bunu ders kitabından incelemişti ama gene de uygulama hakkında pek bir fikri yoktu talimatları okumasına rağmen. Biraz endişelenmesine rağmen hala özgüveni sapasağlamdı ve bu onun umutlanabilmesini sağlıyordu. Hemen önündeki kitaba sarılıp ayracını daha önceden yerleştirdiği yirmi dördüncü sayfayı açtı ve talimatları tekrar okumaya başladı. Tahtaya yazılmış olan gerekli malzemeleri okudu ve bunları küçük bir parşömen parçasına not alarak ayağa kalktı. Dersliğin arka tarafındaki bölümüne geçip dolaplardan birini açtı ve malzemelerini aramaya başladı. Tüm malzemelerini alt taraftaki çekmecelerden bulduğu olağandan küçük ama yeterince malzeme alabilen bir kazana attı. Yanındaki meraklı bir Gryffindorlu’ya bu kazanın özelliğini anlattıktan sonra sırasına geçti. Uygulamaya başlamak için önce her şeyi masasına yerleştirdi ve malzemelerden birinin eline batması için fazlasıyla çabaladıktan sonra tekrar talimatları okudu. Doğru yapabilmeyi umarak malzemelerini düzenledi ve son bir kez daha düşüncelerinden arınıp uygulamasına geçti.
Yaklaşık yirmi dakika sonra bitirdi Beth iksirini. Rengi gerekli tondan biraz daha açıktı ve iksirin eksiksizce tamamlandığını sanmıyordu. İksir’in soğuyunca tam olarak rengine döneceğini bilmiyordu Beth, başarmıştı aslında. Şimdilik etrafındaki Gryffindorlular’dan başarabilen yoktu. Yapabileceğinden emin olduğu Chuck dahi yanlış bir malzeme eklemişti ve küçük bir patlamayla her şeye yeniden başlamak zorunda kalmıştı. Fakat Rawenclavlar’ın çoğu iksirlerini bitirip masalarını düzenlemişlerdi. Bunu ilk denemede yapamayacağını bildiğinden umursamayıp başka düşüncelere daldı. Daha sonra artan malzemeleri bulduğu küçük kazana koyarak malzeme dolabına yerleştirdi ve karıştırıcı çubuğunu temizleyip yerine geçti. Profesör birkaç dakika sonra ayağa kalkıp sıralar arasında gezinmeye başladı. Yüzündeki mimikler asla değişmiyordu. Beth profesör önünden geçerken alt dudağını büzmüş ve daha da doğrulmuştu sırasında. Profesör yanından geçince parmaklarını masaya sürtmeye başladı ve önündeki kazana bakındı. Profesör Curtis tüm iksirleri kontrol ettikten sonra sınıfın ortasında durup “Hepinizi tebrik ederim. İksirler ‘neredeyse’ kusursuz olmuş.” dedi. Tam olarak başaramadıklarını da bir kelimeyi vurgulayarak belirtmişti ve bu sınıfın hırsını biraz olsun tetikliyordu. “İksirlerinizi şişelere doldurun ve üstünüze adınızı yazın. Çıkarken masamın üstüne bırakın.” diyerek devam etti ve tekrar masasına yöneldi. Elini sandalyesine attığında zil yeterince tiz bir sesle kulakları tırmaladı. Beth hala buna alışamadığından hafifçe yutkunup elindeki kitaba tırnaklarını geçirdi ve içinden küfredip onu çantasına attı. Profesör Curtis eğdiği gövdesini doğrultup öğrencilerinin duyamadığı bir şekilde mırıldandı ve biraz bekleyip “Çıkabilirsiniz.” dedi. Beth yüzünü buruşturarak elini kazanın içindeki kepçeye attı ve çantasından küçük bir şişe çıkarıp doldurdu. Diğer malzemelerini de çantasına atıp mürekkep şişesini temizledikten sonra yüzüne hafif bir gülümseme yerleştirerek ayağa kalktı ve şişeyi profesörün masasına koydu. Sınıftan hızlı ve geniş adımlarla çıktı. Etrafına bakınırken yaptığı iksiri ve alacağı notu düzeltebileceğini düşünüyordu. Kendinden emin değildi ama umudu vardı. Çıkarken son bir kez ahşap kokusunu içine çekip zindanların karanlık koridoruna geçti.
Geçen dersten sonra rp'inizi bayağı bir düzeltmişsiniz. Çok sevdim. Ufak yazım hataları dışında kusursuzdu. Puan: 23,B.Ü.
Oldukça yaratıcı malzemeler bulmuşsunuz. Ödevden tam puan aldınız.
Toplam: 33 | |
| | | Mellysa Jessica Andié Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 145 Nerden : KocaeLi Meslek : Öğrenci xD Gerçek İsim : İdiL Patronus : 15 yaşında değiLim ;) Tarafı : Aydınlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : Başlanan Kelimeler[Avada Kadavra'yı en ii bn ypio olucam çünkü en iyi büyüm. :D Ayrıca sahibinden başkasında çlışmio ;) Özel Yetenek : Yetişkin ya da Slytherin öğrencisi değilim Evcil Hayvan : yok Kayıt tarihi : 07/07/09
| Konu: Geri: ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi C.tesi Ağus. 08, 2009 9:35 am | |
| Mellysa Bitkibilim dersindeki adamotu çığlıklarından sonra İksir dersine gidip biraz rahatlamak istiyordu. Çünkü Melly'nin en sevdiği şey iksir yapmaktı. Ayrıca Bayan Curtis onları fazla zorlamıyordu, oldukça anlayışlı bir öğretmendi o. Sınıfa girdi. Bir süre sonra Bayan Curtis sınıfa girdi; ‘Tünaydın.’ dedi, biraz soğuktu. Mellysa'nın teorilerine göre morali bozuk olabilirdi. Bugün yapacakları iksiri anlatmaya başladı: ‘Bugün Biber İksiri yapacaksınız. Şimdiden söyleyeyim not vereceğim, dikkatli bir şekilde yapın iksiri.’ ‘Malzemeler tahtada.’ Melly tahtaya baktı ve biraz düşünceli bir şekilde iksiri yapmaya başladı. Zorlanıyor muydu emin değildi. Sonuçta Bayan Curtis anlayışlıydı. Zorlandıklarını anlardı. |32 Dakika Sonra| Mellysa iksiri bitirmişti. Burnunu şişeye dayadı ve kokuyu içine çekti. Aynı şey gibi kokuyordu... Biber! -haliyle başka bir şey kokmasını da beklemiyordu tabii.- ‘Hepinizi tebrik ederim. İksirler 'neredeyse' kusursuz olmuş.’ "Neredeyse," Mellysa bu laftan şüphelenmişti. Kendi iksirini tabii ki o kadar beğenmemişti ama çok kötü olmaması için dua ediyordu: ‘İksirlerinizi şişelere doldurun ve üstünüze adınızı yazın. Çıkarken masamın üstüne bırakın.’ Mellysa iksiri çoktan şişeye koymuştu bile. Hemen bir etkiket çıkardı ve adını yazdı; Mellysa Jessica Andié -Gryffindor- ‘Gelecek derse…’ bir anda Bayan Curtis duraksadı. ‘Çıkabilirsiniz’ dedi, Mellysa şaşırmıştı. Ama aldırmadı ve diğer öğrencilerle birlikte dışarı çıktı.
Betimlemeler yok denecek kadar az, uzunluk çok kısa, imla hatasına pek raslamadım. Yazımınızı pek beğenmedim, anlaşılmaz bir diliniz var. Puanınız: 12
Ödevinizi Aaron West Allison'a yollayın. Değerlendirilecektir.
| |
| | | Michael Nymins Miller Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 379 Meslek : Serbest Meslek Gerçek İsim : Hakan Tarafı : Aydınlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : Gerçeğin Aynası Özel Yetenek : Bilmem,belkide vardır. Evcil Hayvan : yok Kayıt tarihi : 04/07/09
| Konu: Geri: ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi C.tesi Ağus. 08, 2009 9:56 am | |
| Yatağından mahmur mahmur kalkarken, pencereden dolan güneşin farkında değildi. Gözlerini kısarak yolu bulmaya çalıştı, kendine geldiğinde şöyle bir etrafına bakındı.Yazın o zamana kadarki en sıcak günü yavaş yavaş başlarken, Hogwarts'ın etrafına uykulu bir sessizlik çökmüştü. Çoğunlukla pırıl pırıl parlayan camlar tozlanmış halde duruyordu, bir zamanlar zümrüt yeşili olan çimler ise kavruk ve sararmıştı.Bu sıcakta oyundan yoksun kalan çocuklar, serin odalarının gölgesine çekilmiş, bir türlü gelmek bilmeyen meltemi davet edercesine pencerelerini ardına kadar açık bırakmıştı.Gereksiz bir tebessüm içindeydi, anlaşılan öğrencilerin oyun oynamamasından memnundu Michael. Ders programına göz atarken kahvesinden yudumluyordu. İksir dersi olduğunu öğrendiğinde gitmek için can atıyordu, işittiği azardan ders almamış gibiydi. Böyle şeyleri pek çabuk unuturdu. Eşyalarını toparlayıp, arasından iksire ait olanları kolunun altına sıkıştırdı. Gümüşi merdivenlerden inerken etrafa bir kulak veriyordu da, her bir yandan ayrı,tiz bir ses yükseliyordu.Anlaşılan Hogwarts sakinleri (!) her daim çok konuşurdu. Michael son merdivene geldi ,zindanların arasında iksir dersliği en temiz görünen kapıydı.Geçen seferki lavanta kokusundan hoşnut olduğu sınıf, acaba bu gün hangi koku ile etkileyecekti Michael'ı. Kapıyı araladığında eski lavanta kokusu, rüzgar aracılığıyla Michael'ın burnuna ulaşıyordu. Rawenclaw ve Gryffindor dersi olduğunu yeni öğrenen Michael, '' Yalnız olmayı tercih ederdim ama,Slytherin'le olmaktansa iyidir. '' dedi,uflaya puflaya iki binanın tam ortasındaki yerini almıştı.Bu kalabalıkta seçilmesi imkansızdı, böyle bir yere oturmanın tebrike layık olduğunu düşünmekteydi.Oflayıp puflarken sıradaki konunun biber iksiri olduğunu biliyordu, ancak hiç hazırlanmadan gelmişti.Profesör içeriye girdiğinde Michael düşüncelerinden sıyrıldı.'' Tünaydın. '' dedi profesör oldukça soğuk bir tavırla.Tersinden kalkmış gibiydi, ama bu normaldi, düzünden kalktığı görülmemişti.Her zaman soğuk bir eda ile konuşurdu. '' Bugün Biber İksiri yapacaksınız. Şimdiden söyleyeyim not vereceğim, dikkatli bir şekilde yapın iksiri. '' profesör devam ettirdi, Michael'ın içini kaplayan endişe gittikçe büyüyordu. Kitabına şöyle bir baktı, dördüncü sayfada biber iksiri, detaylara pek değinilmeden verilmişti. Michael kitaba bakarken profesörün soğuk sesiyle irkildi, malzemeleri ve yapılışını dolaylı yollardan anlatan bilgiler kazınmıştı tahtaya.Michael '' İşte bu ! '' diye demekten alıkoyamadı kendini.Herkes iksiri yapmaya başlamıştı, Michael etrafa bir bakıyordu da, rawenclaw grubu hızlı bir şekilde iksirlerini düzgünce yaparken, gryyfindor grubu doğaçlama bir şekilde malzemeleri ordan oraya savuruyordu. Kimisinin iksiri patlıyordu, kimisinin ki de istenilen renge dönüşmüyordu. Bir yirmi bir dakikanın ardından gryffindor grubunun çoğu doğaçlamanın karşılığını almıştı. Öte yandan rawenclaw grubunun hepsi düzgün bir şekilde iksirlerini tamamlamıştı. Michael'da malzeme kıvamının doğru olup olmadığı endişesi içindeydi. '' Hepinizi tebrik ederim. İksirler neredeyse kusursuz olmuş. '' dedi, '' neredeyse'' yi vurgulayarak söylemişti. Bu güven kırıcı bir sözdü, Michael'a göre. '' İksirlerinizi şişelere doldurun ve üstünüze adınızı yazın. Çıkarken masamın üstüne bırakın. '' şeklindeki talimatına karşın, Michael elindeki kepçeyle sarı renkteki iksirini şişeye koyup masaya bırakmıştı. Zil çaldığında Michael sınıfla birlikte ürkmüştü. Profesör,'' Çıkabilirsiniz. '' demesiyle Gryffindor grubu sürü misali kapıya yüklenmişti, rawenclaw grubu ise asil adımlarla yavaşça zindandan çıktılar. Michael ise en son çıkmıştı, derslikten dışarı adım attığında lavanta kokusu kaybolmuştu, ağzının ve burnunun içine tozlar doluyordu.Bundan hoşnut olmasada hep katlanıyordu.Alacağı notun merakı içinde ortak salona yöneldi.
| |
| | | Regina L. Archangel Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 93 Nerden : Nereye =D Meslek : Öğrenci Gerçek İsim : Başak Patronus : 1. sınıfta Patronus mu olurmuş cıkcık Tarafı : Karanlık tabii ki... Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : Özgür Kanat~ Özel Yetenek : 4 saat uykuyla durabilitem var ve bu da bi yetenek bence =D Evcil Hayvan : Queen isimli gri bir pisi (: Kayıt tarihi : 23/07/09
| Konu: Geri: ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi Paz Ağus. 09, 2009 12:37 pm | |
| Suratsız bir şekilde yataktan kalkan Luna, uykusunu alamamıştı ve İksir dersinin olup olmaması umrunda değildi artık. Profesörün soğuk ve itici davranışları yüzünden o dersliğe adım atmak istemiyordu, her ne kadar bir an önce iksir yapmak istese de. Zor beğenen insanlardan hoşlanmazdı Luna, herkes hata yapabilirdi ve bu onların ilk yılıydı. İlk yıldan öğrencilerini dersten soğutmakya çalışırcasına hareket eden bir profesörün ona bir şeyler öğreteceğinden şüphe eden Luna öfkeyle yataktan kalktı.
Cüppesini giyen ve çantasını alan Luna ortak salondan çıktı ve zindanlara giden uzun yolda yürümeye başladı. Büyük Salon'un önünden geçerken dipğerlerinin neşeyle konuşup yemek yediğini duyabiliyordu ama canı yemek yemek istemiyordu işte. Sinirle yürümeye devam etti. Bu gün Gryffindorlarla beraber ders işleyeceklerdi, açıkçası bu da umurunda değildi Luna'nın. Elinden gelenin en iyisini yapacak ve sonra da gidecekti. Bu kadar basit.
Sınıf yine ferah ve genişti, güneş ışıkları onları kucaklarcasına sınıfa doluşmuştu. Sıraların üzerindeki küçük ve parlayan kazanları görünce bir an için heyecan duyan Luna, sakinleşmeye çalıştı. Her ne kadar umutsuz olsa da elinden gelenin en iyisini yapacaktı ama saçma bir şekilde benliğini saran heyecan hissi hiç de yardımcı olmuyordu açıkçası. "Bu konuyu biliyorsun." diye mırıldandı oturmak için dolaba yakın bir sıra ararken. En önlerde boş bir yer buldu ve oraya oturdu. Arkadakilere baktı, aptal aptal konuşabilmek için arkaya geçmişlerdi ama gerekli olan mazlemeleri alabilmek için uzunca bir süre beklemeleri gerekecekti. Sinsice sırıtan Regina, içeri profesörün girmesiyle yüz hatlarına bir ifadesizlik kazandırarak oturdu.
Profesör için iksir dahisi diyorlardı, ama onun için bu kadar önemli olan bir derste bu profesörün kanı donduran soğuk ve küçümseyen bakışları Luna'yı dersten soğutuyordu aslında. Gerçi henüz uygulamalı bir ders yapılmamıştı ve Luna bildiklerini gösterememişti, ama Luna profesörün asla memnun olmayacağına emin gibiydi. Aslında minnettar olamsı gerekirdi, iksirde gerçekten başarılı olan bu profesörden kapabildiğini kapmalıydı ama her zaman için öfkeli veya somurtkan olan suratına ve kıvılcımlar saçan gözlerine bakmak Luna'nın içindeki şevki kesinlikle söndürüyordu.
Bu pek bir şeyin değişmesine neden olmamıştı tabii, Luna önceki derste söylendiği gibi Biberli İksir'in yapımını incelemişti. Malzemeleirn miktarlarını ve ölçülerini biliyordu. Bu nedenle dolaba yakın oturmuştu ya işte. Profesör sınıftan içeri girdi ve onları süzerek iksiri dikkatli yapmaları gerektiğini çünkü not vereceğini söyledi. "Çok rahatladım, gerçekten." dedi Luna umutsuzlukla. Gerçekten stres altındaydı artık. "Sorun yok." dedi kendi kendine. "Şimdi o iksiri yap ve gününü kurtar."
Oturduğu sıradan kalktı ve malzeme dolabına doğru azmetle yürüyüp sıraya girdi. 5 dakika sonra tüm malzemeler elindeydi. Ejderha salyası, kurutulmuş ısırgan otu, ezilmiş yılan dili ve Abraxas Biberi. Luna bunların hepsini masasına dizdi. Kazanını önüne doğru büyük bir gürültüyle çekti. Kitabının 23. sayfasını açtı ve bütün dikkatiini oraya verdi. İlk önce ısırgan otundan başlaması gerekliydi. Bu yüzden ölçeğinde kurutulmuş ısırgan otunu tarttı. Olması gerektiğinden azdı, 20 gram kadar, daha fazla almadığı için kendi kendine hayıflandı. Almaya çalışması demek, 10 dakika daha kaybetmesi demekti ve geriye 15 dakikası kalırdı ki böyle bir durumda rahat çalışamayacağını bilen Luna elindekilerle bir şeyler yapmaya çalıştı.
1 litre suyun içine elindeki bütün ısırgan otlarını hoyratça kaba attı ve kaynatmaya başladı. Suyunu kullanmak işe yarıyabilirdi belki. Sonuçta su iksirin doğasını bozamazdı, ya da bozar mıydı? Her neyse yapılacak çok bir şeyi yoktu ve bu yüzden olması gerektiği kadar kaynatılmış ısırgan otunu kazanına döktü. İkinci talimata baktı. "Yılan dilini küçük parçalar halinde doğrayın ve suyunu çıkarın." Suyunu çıkarmak için daha iyi bir yöntem biliyordu, bu yüzden hançeriyle yılan dilini ezdi. Suyu daha fazlaydı ve bu belki az olan ısırgan otunun eksiklerini kapatabilirdi. Bu yüzden damlalıkla gerektiğindenn fazla damlattı sıvıyı iksirine. Sinirleri iyice gerilmişti. Olmayacaktı sanki.
"Harikayım." diye sinirle fısıldadı. "En önem verdiğim ders bu ve sonuç ne? Fiyasko!" dedi beynindeki minik ses. Duymamış gibi yaptı ve kitaba yeniden burnunu gömdü. Şimdi ideal yarı aşama olarak iksirinin topaksız ve şarap kırmızısı olması gerekiyordu. Renk yakındı, tam olarak istenen renk olmasa da o an için daha büyük bir problemi vardı, iksiri gayet de topaklıydı. Hangi malzemenin buna sebebiyet verdiğini anlaması uzun sürmedi, ısırgan otlarını iyice ezmediği için kendine oldukça renkli bir dizi küfür savurduktan sonra son çare olarak ejderha salyasının bulunduğu damlalığı eline aldı. Kitapta 3 damla diyordu ama ejderha salyasının bir şeyleri erittiğini duymuştu. Belki doğru değildi ama yapacak başka bir şey mi vardı sanki?
Nefesini tutarak iksire 4 damla damlattı. İksirin rengi koyulaştı ve tıslamaya başladı. Korkuyla geri çekilen Luna, kazanının dibini görebildiğini fark edip sevinçle mırıldandı. Şans bugün onun yanındaydı, sırıtarak iksiri verilen yönergelerde karıştırdı. 3 kez yelkovan yönünde, 1 kez yelkovan yönünün tersine. Şimdi iksiri koyulaşmıştı, tıpkı kitaptaki gibi ve kaynıyordu. Sıra biberlere gelmişti ve ne yapacağını anlamaya çalışan Luna, biberle ilgili bir şeyler bulabilmek umuduyla kitabı karıştırmaya başladı.
"Özel bir bitki türü olan Abraxas biberi oldukça sihirlidir ve sıcakla temasa geçince etkisinde zayıflama görülür." dedi beyninde bir ses. Demek ki bunu bir yerlerde okumuştu ama doğruluğundan emin değildi muhakkak. Ama yaklaşık 20 dakikadır hep şansıyla ve belki de yaratıcılığıyla işi götürmüştü, bu sefer niye olomasındı ki?Kaşığını 10. kez gerektiği şekilde kazanın içinde döndürdü ve ateşten indirdi. İçindeki koyu renkli ve tortusuz sıvı kaynamayı bırakmıştı. Luna kazanın soğumasını bekledi.
5 Dakika Sonra~
Renk fazla koyu gibiydi ve sıvı da biraz daha akışkan olmalıydı sanki. Biberin bu sorunu çözeceğini umdu Luna, soğumuş iksirine biberleri attı. İksirin yüzeyinde oluşan dalgaların arasında iksirin yüzeyinin değiştiğini gördü Luna. İksiri şu anda tam olması gereken renkteydi ve çok akışkan olmasa da kıvamı da iyi gibiydi sanki. Mutlulukla sırıttı ve karman çorman olan saçlarını topladı. Yüzü yanıyordu, pesbembe yanakları ateş gibiydi ve üstü başı sırılsıklamdı. "Bir dahakine kendini parçalamadan yapmayı dene." dedi o alaycı ses. "Denerim..." dedi Luna sırıtarak. Yakınındaki çocuğun dehşetle ona baktığını görebiliyordu. Ama Luna umrunda olmayan kişilerin umrunda olmayan düşüncelerini umursamamakta gerçekten çok başarılıydı. Bu yüzden sırıtmaya devam etti.
Derken profesör hızla ayağa kalkıp kazanların arasında dolanmaya başladı. Yüzündeki ifadeyi çözemeyen Luna iksir kitabını kapattı ve çantasına attı. Sanki profesörün birazdan onları azarlamasını bekliyor gibiydi. Yüzünü buruşturarak sınıfa baktı. Herkes darmadağın olmuştu. Bir öğrenci kazanını patlatmıştı, birininkinden yeşil ve merhem gibi bir sıvı iğrenç kokular yayıyordu. Profesör tüm kazanlara baktıktan sonra gülümsedi. Gözleri irileşen Luna profesörden "İfrit beyinliler, mankafalar." gibi ithamlar duymayı bekliyordu sanki.
"Hepinizi tebrik ederim. İksirler neredeyse kusursuz olmuş.’ Şokla karışık memnuniyet hislerinin arasında yüzen Luna, sevinçle sırıttı. Yaptığı şeylerin dolaylı yolda da olsa övülmesi onu her zaman için memnun etmişti zaten. Gün daha güzel gibiydi sanki, bu yüzden profesörün dediği gibi iksirini şişeleyip en güzel yazısıyla adını yazarken her zamankinden mutluydu. İksirini profesörün masasına bıraktı, berrak ve kırmızıydı, olması gerektiği gibi. Kazanına geri döndü temizledikten sonra çantasını aldı ve sınıftan çıktı.
Uzunluk oldukça yeterli. Betimlemeler düzgün seviyede, renk güzel, imla hatasına az rastladım. Yazımın güzel insanı sıkmıyor.Puanın 23
Ödevinizi bana (Aaron West Allison) yollayın, değerlendirilecektir.
| |
| | | Tom Miller Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 52 Nerden : İzmir Meslek : Öğrenci Gerçek İsim : kutay erzin Patronus : Yaşım Tutmuyor. Tarafı : Aydınlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : Tanınan Adımlar Özel Yetenek : Okuldan mezun olunca... Evcil Hayvan : anka Kayıt tarihi : 29/07/09
| Konu: Geri: ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi Ptsi Ağus. 10, 2009 8:09 pm | |
| Tom Bitkibilim dersindeki adamotu çığlıklarından sonra İksir dersine gidip biraz rahatlamak istiyordu. Önce Ortak salona uğrayıp biraz yorgunluğunu atmaya çalıştı. Sırt çantasına iksir dersiyle ilgili büyü kitaplarını tıkıştırdı. Koluna takıp Karanlık zindanların yolunu tuttu Tom. Sınıfa girdi. Bir süre sonra Bayan Curtis sınıfa girdi: ‘Tünaydın.’ dedi, biraz soğuktu. Tom'un tahminine göre morali bozuk olabilirdi. Bugün yapacakları iksiri anlatmaya başladı: ‘Bugün Biber İksiri yapacaksınız. Şimdiden söyleyeyim not vereceğim, dikkatli bir şekilde yapın iksiri.’ ‘Malzemeler tahtada.’ Tom tahtaya baktı. Ve biraz düşünceli bir şekilde iksiri yapmaya başladı. Biraz zorlanıyordu. Profesör onları izlemek yerine muggle kitapına döndü. |32 dakika sonra| Tom becermişti. Uzun,ince şişedeki yeşil renkli ama acıdan gözleri yaşartan iksire Tom birkez daha bakarak kokusunu içine aldı. Profesör yerinden kalkıp tek tek kazanlardaki iksirleri inceledi. Çoğu kişinin neredeyse kusursuz bir şekilde yapması profesörü sevindirmişti. ‘Hepinizi tebrik ederim. İksirler neredeyse kusursuz olmuş.’ Tom gururlandı. İksirine gülerek bir baktı. Ama profesör kendilerini fazla iyi görmelerini istemiyordu. ‘İksirlerinizi şişelere doldurun ve üstünüze adınızı yazın. Çıkarken masamın üstüne bırakın.’ Tom zaten iksiri şişede hazırlamıştı. Tüy kalemini aldı ve şişeye şöyle yazdı. Tom Miller Gryffindor 1.Sınıf ‘Gelecek derse…’ Profesör aniden durakladı. ‘Çıkabilirsiniz.’ Dedi. Tom malzemelerini topladı. Çevresine iyi günler diledi. İksirine son kez bakarak profesörün masasının üştüne koydu. Dersin jet gibi geçmesinden fazla yorulmamıştı. Ödevi yoktu. Ve rahattı. Kapıdan çıktı. Ortak salona doğru yola koyuldu.
Betimlemeniz yok denilecek kadar az, uzunluk gerekenden oldukça kısa, olayları yazmışsınız, kendi düşüncelerinize hiç yer vermemişsiniz. Renkler uyumlu değil, pembe yerine mavinin açık tonlarını öneririm. Yazımınız insanı sıkıyor. İmla hatalarınız fazlaydı. Puanınız :10
Ödevinizi bana yollayınız değerlendirilecek.
| |
| | | Victoria Lynn Hogan Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 764 Gerçek İsim : Nino Tarafı : Aydınlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 21 Özel Yetenek : Şimdilik yok xDxD Evcil Hayvan : pingui Kayıt tarihi : 17/07/09
| Konu: Geri: ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi Salı Ağus. 11, 2009 9:51 am | |
| Victoria, kahvaltısını yapmadan ortak salonun büyük ve geniş koltuğuna yayılmış, iksir dersine girmeden önce kitabı incelemeye başlamıştı. Bunu yaptığına kendisi bile inanamıyordu. Pek derse girmeden önce çalışmazdı. Ama iksir dersi onun hoşuna gidiyordu. Ayrıca Profesör Curtis, çok sevimli ve tatlı bayandı. Belki de bu onu itmiştir bu derse. Victoria bileğini sallayarak, saatine baktı. 10 dakika vardı. Fazla acele etmeden kitabına son kez göz attı, “Hımm, tamamdır.” Dedi ve hızlıca kitabı kapattı. Çok fazla ses çıkardığı için salonda ki bazı büyücülerin ona sersemce baktığını gördü. Beth’de oradaydı ama kahvaltısını yapıyordu rahatsız etmeden hızlıca salondan ayrıldı. Oldukça erken çıkmıştı. Biraz daha geç çıkabilirdi ama her ihtimale karşı tedbirli davranmaya çalışıyordu. Victoria, hiç vakit kaybetmeden zindanlara dersin işleneceği yere doğru yöneldi. Sınıfa vardığın Beth ve yanında Chuck’ı gördü. Onlardan erken çıkmasına rağmen nasıl bu kadar erken geldiklerini anlamamıştı. Victoria, hemen arkalarında bulunan boş sıraya geçti. Selam verirmişçesine kafasını yere eğip, gülümsedi. Sınıf, fazla düzenli değildi. Özelliklede derse hazır değildi. Geçen ders profesör erken geldiği için, her şeyi hazırlamıştı. Ama bu sefer geç gelecekti anlaşılan. Victoria, çenesini ellerinin içinde birleştirip, öylece sınıfı incelemeye başladı.
Victoria, son bir kez saatine baktı. “Dersin başlaması gerekirdi.” Diye düşündü içinden. Ardından birkaç saniye sonra profesör hızlıca kapıyı açtı ve süratli bir şekilde masasına doğru yöneldi. Sınıf birden bire sessizliğe büründü ve herkes dikkatli bir şekilde profesörü izliyordu. Profesör, sınıfa dönüp herkesi süzdü. Sınıfın bakışlarından rahatsız olmuşa benziyordu. Profesörün, biran önce bizden kurtulmak istermişçesine bir yüz ifadesi vardı. Bundan bütün sınıf etkilenmişti ve herkes gerilmişti. “Tünaydın.” Dedi profesör. Sesindeki bu öfke niyeydi? Herkes şaşkınlıkla onu izlemeye devam ediyordu. Sesi sınıfta yankılanıyordu. Yüzündeki mimikler, onun yorgun ve keyifsiz olduğunu belli ediyordu. Böyle bir ruh halinde nasıl ders işleyeceğini merak etmişti. Victoria. Profesör, hızlıca yapacakları büyüyü söyledi. Detayları hiç anlatmadan. Victoria, derse girmeden önce çalıştığı şeyleri unutmuştu bile. Hemen kitabını açtı ve yapacakları büyü hakkında bilgi edinmeye çalıştı. Victoria, tahtada yazılı olan malzemeleri gördü. Victoria, hemen malzemeleri alıp, iksiri denemeye başladı. Etrafına baktı ve herkesin kendi iksiriyle uğraştığını gördüğünde rahatlamıştı. Ama gryffiondor grubunun pekte başarılı olmadığını görünce hem morali bozulmuş hem de özgüveni gitmişti. Victoria, son bir kez kitabına göz attı ve hızlıca kapadı. Sadece yapacağı büyüye odaklanarak, biber iksirini hazırlamaya başladı.
Yaklaşık yirmi ya da yirmi beş dakika sonra Victoria kusursuz bir şekilde iksirini bitirdi. İksir’in rengi tam oluşmadığını görünce şaşırmıştı. Belki bir yerde hata yaptığını düşünüp, kitabına göz atmak istedi. Fakat diğer büyücülerinde neredeyse aynı renk tonunda olduğunu görünce rahatlamıştı. Belki de bu renkte olması gerekiyordu diye geçirdi aklından. Birkaç saniye sonra profesör oturduğu sandalyesinden hızlıca kalktı ve kazanlardaki iksirleri incelemeye başladı. Her baktığı kazana, ya kafasını aşağıya doğru sallıyordu ya da sağa sola sallıyordu. Herkesin iksirini gördükten sonra neşeli bir ses tonuyla, “Hepinizi tebrik ederim. İksirler neredeyse kusursuz olmuş.” Bunu sınıf duyunca çok sevinmişti. Birden bire herkes havaya uçuyordu sanki. Victoria, hemen iksiri kenarda duran şişeye doldurdu. Biraz dökse de harika bir iksir yaptığını düşünerek, kendisinden gurur duyuyordu. Victoria ve bu işlemi tamamlayan herkes iksirlerini profesörün masasının üstüne koyup, sıralarına geçti. Birkaç saniye sonra, dersin bittiğini fark ettiğinde profesör, gelecek ders yapacağı şeyi hiç söyleme gereği duymadan “Çıkabilirsiniz.” Lafından sonra herkes hızlıca sınıftan ayrıldı.
Betimlemelerini pek beğenmedim. Sebebi düşüncelerinizden çok olaylara yer vermeniz oldu. Uzunluk güzel, renk uyumlu olmuş yazım hatasına çok rastladım, hızlı yazmandan olduğunu düşünsemde yinede puan kırmak zorundayım. İmla hatasına raslamadım.Puanınız: 19
Ödevinizi bana özel mesajla gönderiniz, değerlendirilecektir.
| |
| | | Godric Mick Appeals Seherbaz
Mesaj Sayısı : 187 Tarafı : Tarafsız Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 29 Asası : Porsuk Evcil Hayvan : Hipogrif Kayıt tarihi : 16/07/09
| Konu: Geri: ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi Perş. Ağus. 13, 2009 9:44 am | |
| Zindanlardaki rutubetten boğazları yorulmuştu. Bunu umursamadan Beth ile İksir Dersliği’ne girdi. Etrafına bakındı ve birbirlerinden uzaklaştırılan sıralardan geçen hafta oturduğu yeri kestirip yavaş adımlarla ilerledi. Birkaç kişi gelmişti dersliğe, Gryffindorlular’dan tanıdıkları ve Ravenclawlılar’dan birkaç kişi daha… Oturduğu sıranın yanına Beth geldi ve o da oturdukan sonra etrafını süzmeye başladı Chuck. Sınıf gitgide doluyordu ve herkes geldiğinde dersliği kaplayan uğultu artıyor bu da Chuck’ı rahatsız ediyordu. Hoşnut olmadığı halde hiç konuşmadan yerinde oturup bekleyecekti ve saniyeler sonra profesörün sınıfa girdiğini görünce ayaklanıp diğerlerinin susmasını zevkle izledi. Profesör Curtis geniş adımlarla sınıfın ortasına geldiğinde ise diğer erkekler gibi gözünü ondan alamıyordu. Her zamanki gibi asalet taşıyordu. Sınıfın susması için tehditkar bakışlar atıp onları yerlerine teker teker oturtmuştu.
Sınıfın düzenini sağladıktan sonra “Tünaydın.” Diye soğuk soğuk söylendi profesör. Chuck onun yorgun olduğunu düşünüyordu ve sesindeki çatlakta bunu kanıtlıyordu. Chuck’ın günlerdir çalıştığı gibi bugün Biber İksiri yapacaklarını söylemişti, zaten geçen haftada çalışmalarını istemişti profesör. Tahtaya malzemeleri yazdığını belirterek çalışmalarına başlayabileceklerini söylemişti. Chuck hemen ayağa kalkan Beth’e yardım edip arka tarafa geçmişti. Malzemeleri ezberlemiş ve talimatları okumuştu, her birini bulduğu anda elimdeki kızıl torbaya atıyordu. Her malzemeyi iksir için ölçeklendiriyordu eline aldığında, bu onu yapmaya başlarken kolay olmasını sağlayacaktı. Sonunda malzemeleri aldıktan sonra sırasına geçip Beth’in gelmesini bekledi ve o geldiğinde çalışmasına başladı. Beth’e belki yardım edebileceğini düşünüyordu ama yardım etmesine gerek kalmamıştı.
Chuck iksirini bitirdiğinde profesör ayağa kalkmış sıralar arasında geziniyordu. Yaptığı iksir fena değildi, rengi bir ton koyu gibiydi ancak o bunu önemsemiyordu. Etrafındakilerden birkaç kişi yapmış gibiydi, Ravenclawlılar ise dersliğin diğer tarafından burunları havada etrafı izliyorlardı. Onların iksirlerinin kesinlikle doğru olarak yapıldığın düşünüyordu, her biri bu iş için yaratılmış gibiydiler. Profesör de onların yanından geçerken istemeden olsa da mimiklerini değiştirmek zorunda kalıyordu, Gryffindorlular’a gelince de ortalama üstü bir performanstı. Kimilerinin yanlış malzeme katılınca patlayan kimilerininse yanlış sıradan dolayı kaynaklanan küçük yanlışlıkları olan iksirleri vardı. Kimsenin iyi durumda olduğu söylenemezdi, Chuck’ta ufak bir patlamadan sonra yeniden başlamak zorunda kalmıştı. Profesör sıranın sonuna geldiğinde dersin bitmesine çok az kalmıştı ve dersliğin ortasına geçip ellerini gövdesinde birleştirip onlara yöneldi. Onları tebrik edip “neredeyse” yapabildiklerini belirtti. Chuck ise “Neredeyse bizim, kusursuz onlar için...” diye parmağıyla Ravenclawlılar’ı göstererek söylendi. Daha sonrada profesörün isteğiyle iksirini kazandaki kepçeyle sıranın altından bulduğu bir şişeye doldurdu. Daha sonrada tüy kalemini kirletmemeye dikkat ederek üstüne ismini yazdı. Beth’i bekleyip ayağa kalktı ve malzemelerini toplayıp onun peşinden gitti. Hızlı adımlarla şişesini profesörün masasına bıraktı hafif bir tebessümle. Daha sonra da Beth’in peşinden derin nefesler alarak zindanların rutubetli koridoruna doğru yavaş adımlarla ilerledi.
Olayları yazmışsınız pek düşünceleri göremedim, ama olay betimlemelerinizi beğendim. Uzunluk uygun, renkler uyumlu olmuş. Yazım hatası bazı yerlerde büyük harfle başlama bir kaç -ki ve -de ekinin yanlış yazımı dışında güzeldi. İmla hatasına rastlamadım.Puan: 21
Ödev, malzemeleriniz oldukça yaratıcı, ödevinize tam puan veriyorum. Toplam:31
| |
| | | Aaron West Allison Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 34 Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 36 Asası : Karanlığın Gerçeği Evcil Hayvan : - Kayıt tarihi : 09/07/09
| Konu: Geri: ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi Ptsi Ağus. 17, 2009 6:33 pm | |
| Buraya kadar okundu. Ödevlerinizi bana yollayın... | |
| | | | ~İkinci Ders: Biber İksiri~Ravenclaw*Gryffindor Ortak Dersi | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|