|
|
| Farkedilmemiş Tesadüf | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Mélania L. Mythique Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 390 Gerçek İsim : Çisem Tarafı : Sizce..? Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : İnatçı Sisler Evcil Hayvan : Reks. Köpeği.. Kayıt tarihi : 10/07/09
| Konu: Farkedilmemiş Tesadüf Çarş. Tem. 22, 2009 10:21 pm | |
| Rp Oyuncuları : Mélania L. Mythique & Felicia Ashley Garcia Çatlak Kazan'dan çıktıktan sonra uzun bir süre yürüdü. Nereye gittiğini kendisi de bilmiyordu, amacı sadece hava almaktı. Bir yerden sonra yürümek de insanı yoruyordu tabii. Mél büyücü olabilirdi ama aynı zamanda insandı ve ayakları gerçekten feci ağarmaya başlamıştı. Olduğu yerde durup, hemen solundaki binaya sırtını yasladı. Acıkmıştı ve aç aç yürümekten bağırsaklarının olduğu bölgelerde garip bir sızı vardı. Derin derin nefes almaya başladı. Her nefesinde bu sızı artıyordu. Kısa bir sürede oturmazsa daha da kötü olacak gibiydi. Yere bakan kafasını kaldırıp çevreyi taradı. Oturacak yer olmalıydı heralde. Caddelerde daima oturacak yer olurdu. Hah işte orada! 30 metre kadar ilersinde boş bir bank gördü. Bir ağacın tam altındaydı ve ağaç tarafından güneş ışınlarından korunuyordu. Dinlenmek için ideal bir yerdi tam anlamıyla.
Kendisini zorlayarak kendisine destek olan duvardan ayrılabildi. Ağır adımlarla yürüyordu banka doğru. 20 metre, 15 metre, 10 metre... Tam oturacağı sırada 7-8 bilemedin 9 yaşlarında bir çocuk banka oturmuştu. Mél garip garip çocuğa baktı. Bir çocuktan ne olacak ki? Tekrar oturmak için harekete geçtiğinde az önce çocuğun geldiği yönden, aynı yaşlarda dört çocuk daha geldi. Daha Mél oturamadan oturmuşlardı banka. Mél bunun üstüne çocuklara doğru sinirli bir ifadeyle baktı. "Küçük sıçanlar ! Kalkın, orada ben oturacağım." Mél'in bu yüksek sesinin ardından çocuklar kafalarını aynı anda Mél'e çevirdiler. Ardından tekrar aynı anda kendilerine yaklaşmakta olan orta yaşlı bir kadına... Kadın Mél'e doğru dik dik bakarak bağırmaya başlamıştı. "Çocuklarımdan uzak dur !" Hah lanet olası yetişkinler. Omuz silkti ve kadına dil çıkarıp yanından yürüyüp gitti. Çok güzel, nerede dinlenecekti şimdi? Üç Süpürge.. Adımlarını hızlandırıp, son bir azimle Üç Süpürge'ye yani Hogsmeade'e yöneldi. Nefes nefese kalmış olmasına rağmen durmuyordu. Yürüdü ve yürüdü... Üç Süpürgenin kapısına vardığında neredeyse yere yığılacaktı. Düşmemek için resmen kapının tokmağından destek alarak kapıyı açtı. Önünde gördüğü ilk boş masaya ilerleyip kendisini sandalyenin birine bırakıverdi. O anda başından aşağı bir ürperti yayıldı. Rahatlamanın ürpertisiydi bu. Burada muggle içecekleri bulunur muydu acaba? Ya da gençlere ateşviskisi verirler miydi? Lanet olsun ! Soğuk bir şeyler bulabilecek miydi burada? Şansını denemek için elini kaldırdı ve garsonu yanına çağırdı. "Bana soğuk bir su ve kaymak birası" Soğuk suyu içip serinleyecek, ardından kendisini kaymak birasının o muhteşem tadına bırakacaktı. Sandalyede hafif aşağı kaydı ve kafasını geri atıp garsonu beklemeye başladı. | |
| | | Felicia Ashley Garcia Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 146 Gerçek İsim : Merve Patronus : Tavşan^^ Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 20 Asası : Güneş Işığı^^ Özel Yetenek : Veela Evcil Hayvan : ... Kayıt tarihi : 09/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf Cuma Tem. 24, 2009 12:38 pm | |
| Boşlukta hissediyordu kendini Ash. Ucu ne kadar uğraşırsa uğraşsın gelmeyen bir boşluk. Hani kabuslarınızdan düşerek uyanırsınız da, her şeyin soyut dünyada kaldığını görürsünüz ya, Ash'inkiler adeta somut olarak ona bakıyorlardı. Her ne kadar geçmişini bırakıp gelse de bu aileye; geçmişin getirdiği korkunç gerçekler bir türlü yakasını bırakmıyordu. Kafası meşgulken gayet rahat olacaktı, bunadn emindi, bir nebze de olsa kafasını bu düşüncelerden arındıracaktı. Ama ya kendini yalnız bıraktığında? Bazı şeyleri kafasında büyütüyor olabilirdi ama bu gerçekti. Sonu hiçbir zaman eline geçemeyecek bir gerçek, onu boğan; hatta delirmesine yol açan bir gerçek. Gerçek demeti... Hani insan içindekileri anlatmak ister de, anlatamaz ya. Hani yemin ettirirler anlatmaması için? O durumdaydı. Konuşmaması gerekiyordu. Bu kimse için önemli olmasa da susması...
Bunları düşünürken ayakları onu Üç Süpürge'ye götürüyordu. Hala Hogmeade'deydi, mezarlıktan ayrıldığından beri. Çok katlı bu eski püskü görünümdeki evin çoğu camı tahtalarla kapatılmış gözüküyordu. Kadın ceketine daha da sarıldı ve soğuktan kızarmış ellerini nefesiyle ısıtmaya koyuldu. Mavi gözleri etrafı şüpheyle tararken az ötedeki dükkanların süslü tabelalarını inceliyordu. Tahta kapıyı gıcırdatarak araladıktan sonra yüzünü yalayan ılık meltemle mest olmuş, mekânın kokusunu ciğerlerine doldurduktan sonra masaya doğru ilerliyordu. Bu sırada cüppesinin cebinden bir paket sigarayı çıkardı. İçinden bir tanesini çıkarttıktan sonra elini ucuna doğru salladı ve küçük çubuğun parlamasını seyretti. Ciğerlerine dolan dumanı loş barın atmosferine salarken kendini en yakın masanın birine attı. Mektup aklından çıkmıyordu, ne yaparsa yapsın olmuyordu. Kendinde olduğu söylenemezdi, şu an yaptıklarına beyni değil ayakları karar veriyordu sanki. Sonunda masadan kafasını kaldırmayı akıl ettiğinde karşısında gördüğü kız karşısında afallamıştı. Ne yaptığından haberi yoktu ki, kızı farketmemesi çok doğaldı.
"Ben... Özür dilerim... Yani oturduğum için... İstersen başka bir masaya geçebilirim."
Tanrım, söylediklerine bak! Normalde bu bücürü masadan kovması gerekirken şu anda kendisi kalmayı önermişti. 'Ash kendine gel, bu kadar bırakamazsın kendini!' Kafasını salladı, düşüncelerinden kurtulmayı sağlamak istercesine... Bir işe yaramamıştı, hala mektup, gerçekleri barındıran onlarca satır geziniyordu aklının her köşesinde... Gereksiz gerçekleri barındıran onlarca satır... | |
| | | Mélania L. Mythique Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 390 Gerçek İsim : Çisem Tarafı : Sizce..? Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : İnatçı Sisler Evcil Hayvan : Reks. Köpeği.. Kayıt tarihi : 10/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf Cuma Tem. 24, 2009 1:02 pm | |
| Garson çok kısa bir süre içinde suyu ve kaymak birasını getirmişti. Mél adama bakmadan suyu aldı ve bir dikişte kafaya dikti. Suyun serinliğinin ardından derin bir "Oh" çekti. Su bardağını masaya bıraktığı an Üç Süpürge'nin kapısı açıldı. Mél'in gözü direk oraya çevrilmişti. Sarışın, uzun boylu, Mélania'nın tabiriyle "Taş" bir kadın içeri girmişti. Hayranlıkla kadına bakmaya başladı. Epey dalgın bir hali vardı. Ve yavaş yavaş Mél'in masasına geliyordu. Bir anda Mél'in karşısındaki sandalyeye oturuvermişti. Kadın Mél'den haberdar değil gibiydi. Aniden kafasını kaldırdı. Mél'i gördüğüne fazlasıyla şaşırmış olmalıydı. Ağzından çıkan sözcükler de bunu doğruluyordu. Mél bu güzel sesle çepeçevre sarılmış bir şekilde gülümsedi. Konuşmasında bile bir sıcaklık hissetmişti. Hah, aptallık ! Yeni tanıştığın birine ısınmak mı? Tanıştıkları bile söylenemezdi. Ama kendisine hakim olamayarak bir espri yaptı.
"Dalgın gibisin.. En azından yanlışlıkla benim üstüme oturmadın" Iykk.. ! Kendisinden iğrenmişti bu espriyle beraber. Ama zoraki bir gülümseme getirdi ardından. Yüzünün kızardığını hisseder gibiydi. Kafasını iki yana sallayıp kendisine gelmeye çalıştı. Derin bir nefes aldı. "Özür dilerim, iğrenç esprim için yani. Bazen geliyorlar bana böyle." Şirin olmaya çalışarak gülümsedi. "Oturmanda bir sakınca yok. Madem aynı masadayız, tanışsak iyi olur?" Soru sorar bir ses tonuyla söylemesine rağmen son cümlesini, kadının cevap vermesine bile vakit bırakmadan tekrar ağzını açtı. "Ben Mélania Luciana. İstediğini kullan. Ya da Mél veya Lucy de diyebilirsin." Ne kadar çok konuşmuştu öyle? Kadın kaçsa hiç şaşırmazdı yani. Daha fazla konuşmamak için kaymak birasını ağzına dikti. Kadın konuşana kadar da yudum yudum kaymak birası almaya devam etti. Daha fazla konuşursa rezil olacağından korkuyordu. Aslında rezil olmaktan korkmak yanlış bir düşünce olabilirdi. Gerçekçi olmak gerekirse kendisinden nefret etmekten korkuyordu. En nefret ettiği şey, çok konuşanlardı ne de olsa. | |
| | | Felicia Ashley Garcia Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 146 Gerçek İsim : Merve Patronus : Tavşan^^ Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 20 Asası : Güneş Işığı^^ Özel Yetenek : Veela Evcil Hayvan : ... Kayıt tarihi : 09/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf Cuma Tem. 24, 2009 1:47 pm | |
| Elleriyle uzun, ipeksi saçlarına dokundu. Bir süre, parmakları yavaşça aralarında gezindi ve birdenbire birkaç tanesini hızlıca çekip kopardı. Canı yanmamıştı. Yüz ifadesi değişmeden, kucağına bıraktığı ellerini yumruk şekline getirip sıktı ve tırnaklarını sertçe tenine geçirdi. Duyumsayabildiği şey yine kocaman bir hiçti. Dokunduğu, teninin temas ettiği hiçbir şeyi hissetmiyordu... Asla acı çekemiyordu -kalbindeki büyük ızdırabı hesaba katmazsak tabi-, hiçbir zaman fiziksel olarak kendini hissedemiyordu ve bunun getirdiği sonuçlar öyle yıkıcıydı ki, daha fazla katlanamıyordu. Ellerini yavaşça şakaklarına götürdü ve daha iyi olabilmek adına ovalamaya başladı. Kendini hiç olmadığı kadar bitkin hissediyordu; sefil, çaresiz, kederli, ızdıraplara gömülmüş ve hatta gerçekle yalan arasına sıkışıp kalmış bir halde bile olabilirdi. Onu kurtaracak birilerinin olduğunuysa hiç sanmıyordu, bu ümidi kaybedeli uzun zaman olmuştu. Annesinin gittiği günden beri içindeki yaşama arzusu, benliğine duyduğu sevgi, upuzun bir gün bittiğinde ertesi gün yaşayabilecekleri adına duyduğu sevinç hissi, uzun zamandır bedeninden uzaklardaydı. Yaşam ona çekici gelmiyordu ve eğer başarabileceğini bilseydi, ölümü dilerdi. Zaten o gittiği günden beri Ash yaşamıyordu ki... "Oturmanda bir sakınca yok. Madem aynı masadayız, tanışsak iyi olur? Ben Mélania Luciana. İstediğini kullan. Ya da Mél veya Lucy de diyebilirsin." Tekrar oturdukları ortama dönmesini sağlayan kadifemsi sesin sahibine çevirdi tekrar mavi gözlerini. Mél... Kendisini tanıtmalıydı artık, sessizlik yeterince uzun sürmüştü. Fakat masanın yanından geçen garsonu görünce sorudan önce bir ateşviskisi söyledi. "Ben de Felicia Ashley... Sen de istediğini kullanabilirsin." Yüzünde oluşan ufak gülümseme de neydi? Öğrendiklerinin üzerine gülümseme yetisini kaybettiğini düşünüyordu. Sonsuza kadar bir daha gülümsemeyeceğini... Saçmalık! Ah neden bu mektubu okumuştu ki? Ya da neden bu aptal Z.A.Y yanlıları vardı dünyada? Ash'in hayatını yeterince mahvetmemişler miydi? Nefret duyugu bütün bedenini tekrar kontrolü altına alırken, Ash sakin olmaya çalıştı. Gelen içkisinden bir yudum aldıktan sonra konuşmaya başladı. Kafasını dağıtması gerekiyordu. "Sanırım Hogwarts'ta okuyorsun? Kaçıncı sınıf?" Ah sorduğu soruya bak! Kafasını dağıtması için küçük çocuğun bütün hayatını sormayı düşünüyordu ama ilk soru fazla mı... Saçmaydı? Aldırmadı. Bugün yeterince saçmalamıştı zaten, bir tane daha olsa pek birşey değişmezdi... | |
| | | Mélania L. Mythique Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 390 Gerçek İsim : Çisem Tarafı : Sizce..? Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : İnatçı Sisler Evcil Hayvan : Reks. Köpeği.. Kayıt tarihi : 10/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf Cuma Tem. 24, 2009 5:04 pm | |
| Adını bilmediği bu güzel kadının garsondan ateş viskisi istemesini izledi. Lanet olsun! Mélania'nın da canı ateş viskisi istiyordu; ama öğrencilere yasak diye biliyordu. Öyle olmalıydı heralde? Sorup da içememek vardı işin ucunda. O yüzden susmayı tercih etti. Mél kendi çapında lanetler okurken yaşının küçük olmasına, kadın kendini tanıtmıştı. Ashley.. Yok yok Felicia demek daha iyiydi. Sıradan bir isim değildi sonuçta. Mélania kendi kendine "Felicia" diye mırıldandı. Garip bir Fransız aksanıyla yapmıştı bunu. Ağzından çıkan bu aksanlı kelimeyi gerçekten sevmişti. Birkaç kez daha tekrarladı kadının adını.
Burnuna gelen keskin ve harika kokuyla susması bir oldu. Ağzı sulanarak garsona baktı. Gözünü yavaşça garsondan, elinde taşıdığı tepsiye doğru çevirdi. Evet, Felicia'nın istediği ateş viskisi gelmişti. Hani sapık katil bakışı vardır ya, kurbanına ağzı sulanarak bakar, az sonra onu yiyeceğini resmen bu bakışlarla anlatır... İşte Mél de şuan o viskiye öyle bakıyordu. Felicia bardağı ağzına doğru götürürken, Mél de kendisine geldi. gözüyle bardağı takip ettiği için gözleri Felicia'nın ağzına kadar gelmişti. Hah, gülümsüyordu. Büyük bir gelişme... Kadın içeri girdiğindeki sinirli daha doğrusu karışık havası, gülümseme nedir bilmeyen biri izlenimini uyandırmıştı Mél de. Herneyse der gibi omuz silkti.
Felicia yudumunu aldıktan sonra Mél'e bir soru yöneltmişti. Mél gülümsemesini gözle görülür bir derece de arttırdı. "Okuyorum demeyelim de, okuyacağım diyelim." Kaymak birasından bir yudum da aldıktan sonra konuşmasına devam etti. "Yani, bu yıl birinci sınıfa başlayacağım" Ah.. Açıklamasına ne gerek vardı ki? Biri böyle bir açıklama yapma gereksinimi duysa Mél kesinlikle alınır, bağırıp çağırdı. Karşındaki kişiyi moron olarak görüyormuş izlenimi yaratmış olamazdı değil mi? Hah, yok yok. Olmamalıydı. Niye? Neden bu kadar önemliydi ki? Önemli işte, bilmiyorum. Hey içsesim. Susar mısın artık!
| |
| | | Felicia Ashley Garcia Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 146 Gerçek İsim : Merve Patronus : Tavşan^^ Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 20 Asası : Güneş Işığı^^ Özel Yetenek : Veela Evcil Hayvan : ... Kayıt tarihi : 09/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf C.tesi Tem. 25, 2009 6:30 am | |
| Hayal kırıklığıyla mahvolmuş bedeni ve acıyla kavrulan kalbiyle uyuşan dudaklarının elverdiği hızla içkisini yudumluyordu. Belki bir umut kıvılcımı vardı içinde ama artık boğucu bir dumandan başka bir şey değildi. Bu kadar saf olduğu için lanetliyordu kendini. Boşluktaymışçasına kendinden geçmişken kolunda hissettiği acı ve karıncalanmayla kendine geldi. Bardağını bıraktığı eliyle bileğini sıkmıştı, sanki fiziksel acı çekerse kalbindeki acı hafiflermişçesine... Bir işe yaramamıştı, kalbinde ona acı vermeye devam eden bir madde vardı sanki, Ash kurtulmak istese de o daha çok acı vermeye devam ediyordu... Acıdan mı, üzüntüden mi belli olmayan bir ıslaklık hissetti gözlerinde. Bu durumda istediği son şeylerden biriydi ağlamak ama yine de boynuna kadar akan gözyaşlarını durdurmaya çalışmadı. Dolu gözleriyle öfkeli yüz ifadesi garip bir tezat yaratsa da Mél'in davranışlarına anlam veremediğini anlamıştı. Kolunun kangren olacağını düşünmeye başladığında eski rengine yavaş yavaş dönen kolunu ovdu. Bütün zıt duyguları aynı anda hissedebildiğine hayret etti –kızgın, mutlu, üzgün, umutlu...
Tekrar karşısındaki ufaklığa(!) çevirdi gözlerini, ah evet ona bir ateşviskisi söyleyecekti. İçkisi geldiğinde tepsiye bir kedinin ete baktığı gibi bakıyordu, her atlayıp bardağı kapacakmış gibi... Gülümsedi. Mél'i sevmişti. Eliyle garsonu masaya çağırırken küllükteki sigara yığınına bir yenisini daha eklemiş, ceplerini karıştırmaya başlamıştı. Cepleri ise yıldırıcı derecede boştu. Nikotine olan isteği bedenine tırmanırken gelen barmene dönüp iki tane ateşviskisi istedi. Artık tek arzusu sessizce içip, bedenini alkol ve zararlı ne varsa ona doyurup otel odasına çekilmekti. Birden bunu düşününce, ne kadar uzun zamandır evde kalmadığını düşündü ve şaşırdı. Ev onun için artık önemli bir yer değildi, içinde - her ne kadar öz olmasa da - annesi yoktu ve bomboş 4 duvar arasınında onun için birşey ifade etmesi olanaksızdı. Düşüncelerini bölen bardak sesleri garsonun istediklerini getirdiklerini gösteriyordu. Garsonun ikişnci bardağı nereye koyacağını karar verememesine aldırmadan ona bakmaya devam etti. İkisini de Ash'in önüne koydu, herhalde alkolik olduğunu düşünmüştü. Omuz silkti. Önündeki bardağın birini Mél'e uzatırken ona göz kırptı. "Sadece bir bardak." | |
| | | Mélania L. Mythique Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 390 Gerçek İsim : Çisem Tarafı : Sizce..? Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : İnatçı Sisler Evcil Hayvan : Reks. Köpeği.. Kayıt tarihi : 10/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf Çarş. Tem. 29, 2009 3:48 pm | |
| Çenesini kapattıktan sonra karşısındaki imrenilecek kadını, Felicia'yı, seyretmeye, daha doğrusu hareketlerini takip etmeye başladı. İlginç daha doğrusu garip davranıyordu. Bileğini sıkışı... Mél kadının incecik bileğinin morarmaya başladığını rahatlıkla farketmişti. Gözünü kadının gözünden bileğine doğru kaydırdı. Ah gerçekten güçlü olmalı! Fakat bileğini bırakmazsa kangren olabilirdi. Gözünü tekrar kadının gözüne dikti. Konuşamıyordu, karışmak istemiyordu; ama yinede bunu engelleyebileceğine inandığı bakışlar atıyordu. Neyse ki kangren olmadan bakışları buluştu ve Felicia bileğini sıkmaktan vazgeçti. Mél neden olduğunu bilmeksizin rahatlamıştı. Yüzünü yumuşatarak gülümsedi Felicia'ya.
Derin bir iç çekti ardından. Sormalı mıydı bu davranışlarının sebebini? Saçmalama. Yeni tanıştığı birine, özellikle de minnacık(!) bir kıza dert anlatacak değildi ya. Bunu düşününce soru sorma işinden kesinlikle vazgeçti Mél. O sırada Felicia garsonu çağırmıştı. Mél gözlerini Felicia'nın önündeki bardağa çevirdi. Boşalmıştı... İçtiğinin farkına bile varmamıştı oysa. Demek o da seviyordu ateşviskisini. Evet, o da... Yani Mél de seviyordu. Chris'in zulasından gizli gizli ateşviskisi çalmışlığı vardı ve tadına tam anlamıyla tapıyordu. Ağzının sulanmaya başladığını hissedince düşüncesini başka yere çevirmeye çalıştı. Örneğin şu gelen garsona... Garson yanlarına gelip ne istediklerini sorduğunda Felicia hemen cevap vermişti; 2 ateş viskisi... İki mi? Ah n'olur öyle olsun n'olur...
Gözleri parlayarak Felicia'ya baktı. Bu kadın melek olmalıydı? İyilik bakımından değil tabii ki.. Mélania'nın meleği. Ah neler saçmalıyorum! Daha yeni tanışmışlardı ve kadına melek demişti. Hem belki de iki ateşviskisini de kendisine istemişti, olamaz mıydı yani? Sandalyesinde geri yaslandı ve ateşviski(ler)inin gelmesini bekledi. Garson birkaç dakika sonra elinde iki ateş viskisiyle dönmüştü. Kafası karışmış gibi gözüküyordu. İki bardağı da Felicia'nın önüne bıraktığında Mél'in suratı asıldı. Yani öyle olmalıydı, sinirden gözünün dolduğunu farketmişti. Bağırmak istiyordu resmen; 'Hey, ben o kadar da küçük değilim!' Felicia adam gittikten sonra bardağın birini Mélania'ya uzatmıştı.
Mél şaşkınlıkla bir bardağa bir Felicia'ya baktı. Gerçek olamaz! Kadın gerçekten ateşviskisi ısmarlamıştı. Zuladan kaçırmak falan yok.. Tamamıyla ısmar bir ateşviskisi. Bardağı hemen kaptı ve birkaç yudum almak üzere dudağına götürdü. O sırada Felicia'nın bir bardak gibi bir şeyler söylediğini duymuştu. Bardağı dudağından uzaklaştırdığında farkında olmadan dudakları aralandı. "Felicia, sen bir tanrıçasın!"
| |
| | | Felicia Ashley Garcia Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 146 Gerçek İsim : Merve Patronus : Tavşan^^ Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 20 Asası : Güneş Işığı^^ Özel Yetenek : Veela Evcil Hayvan : ... Kayıt tarihi : 09/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf Perş. Tem. 30, 2009 6:11 pm | |
| Gecenin karanlığı bile ruhunu alev alev yakan öfkeyi dindirmeye yetmiyordu. Zaten ne yetebilirdi ki söndürmeye? Lanetli bir parşömenin parçasının ele geçirdiği bir ruha ne yeterdi ki? Felicia derdinin dermanının karşısındaki yeşil gözler olduğunu biliyordu bilmesine. Ama bedeninden taşan ruhu tatmin olacak mıydı onunla? Küçük bir şeker parçası gibi yutabilir miydi onu? Ardı ardına gelip zihnini işgal eden bur soruların cevaplarını bilmiyordu. Bulmak istiyordu, bulmak ve ona göre davranmak. Ancak bu alacakaranlıkta kömür aramak gibiydi. Her şey o kadar karışmıştı ki, ayrı parçalar bile görünmüyordu artık. Göğsünü delip geçen parşömenin ağırlığı zaman gelecek onu ezecekti, biliyordu. Bir gün artık gücü kalmayacaktı ufalanarak yok olacaktı. Tıpkı bir kayanın zamanla kuma dönüşmesi gibi. Korku onun tanımadığı bir his olmuştu her zaman. Oysa son günlerde korkunun tadını da öğrenmişti. Bir sorusunun cevabına da yanıt bulmuştu bu şekilde. İnsan neden yaşamazdı? Korktukları için. Yaşamak; istediğini söylemek, yapmak ve bundan pişman olmamak değil miydi? İnsanlar bunu beceremiyordu işte. Annesinin yaşamayan ruhunu gördüğünde bunu düşünmüştü ama kesin bir cevap bulamamıştı. Artık biliyordu. Korku yaşamaya engel oluyordu. Kekremsi tadını bir defa aldığında yerleşiyordu ruhuna. Bir daha da asla çıkmıyordu. Biraz şehvete benziyordu sanki. Her geçen gün çoğalarak, işgal ediyordu her yeri. Buz mavisi gözlerindeki yok olmayan öfke bir parça yatışırken zihninin çıkardığı yargı ruhunun gene yanmaya başlamasına neden oldu. *İnsanlar korkmadan yaşamayı beceremeyen ahmaklardan ibarettir.* Zamanı gelince biteceğini bilmek onu korkutuyordu. Çünkü bu bittiğinde onun da külleri havaya savrulacaktı. Kollarına geçirdiği parmaklarını yavaşça sıkarken, başını biraz daha yukarı kaldırdı.Bıkkınlığın verdiği rahatsızlık hissini yenmeye çalışan karanlık siluet, panoramik derecede kapsamlı olan tablonun bir parçası değilmiş gibi saçlarını savurdu ve kibirinin yerini alan öfkeyle karışık duygularını bastırmayı başarmışçasına kırıcı gülümsemesinin belirginleşmesine izin verdi.
"Felicia, sen bir tanrıçasın!"
Tanrım! Bu kız sanki Ash'in moralini düzeltmek için vardı. Ağzından çıkanların, davranışlarının tamamı Felicia'nın gülümsemesine yetiyordu. Kendisini bu kadar kötü hissetmese şuan kahkahalara boğulacağına emindi. Bu kızla konuşmayı sevmişti. Ama uzun bir süre görüşemeyeceklerini biliyordu. Hogwarts'ın açılmasına az kalmıştı. Mél'in ilk senesi... Ash Hogwarts'taki ilk yılını düşündü. Slytherin için gelecek vaad eden minik bir kız çocuğu, Ladies of Slytherin'in kurucusu, ilk seneden birçok sevgili edinen taş... Bu yorumlar şimdi Ash'e o kadar uzak geliyordu ki, sanki hiç biri Ash için söylenmemiş gibiydi... Düşüncelerini uzaklaştırmak istercesine başını iki yana salladı.
"Ne zaman istersen söylemen yeterli..."
Söylediklerini tasdiklemek istercesine yüzüne tekrar bir gülümseme yerleştirdi. Gözlerini Mél'den çekmeden ağzına kadar dolu bardağı dikti kafasına. Mél'in yaşıtı olmasını isterdi. Her şeyini anlatabileceği en iyi arkadaşı, Ladies of Slytherin'in en asil üyesi olurdu herhalde. Tıpkı Lora gibi... Mektubu anlatabileceği kadar yakın... Evlatlık olduğunu söyleyebileceği kadar güvenilir... 'Keşke yaşıt olsak Mél...' diye geçirdi içinden. 'Belki birine anlatabilsem bu kadar acı çekmezdim.' Mél'e anlatamazdı. Küçüktü, bunlara doğru düzgün çözümler üretemezdi. Annesini kaybetmenin ne kadar kötü olduğunu ya da öz annesi sandığı insanın onu yıllarca kandırdığını öğrenmenin ne kadar acı verici birşey olduğunu tahmin edemezdi. Onun bir ailesi vardı. Öz bir ailesi... Masadan ayrılmak istedi. Mél'i görmemek... Kıskandığını hissetti. Bunu düşünmesi bile tekrar kendisinden nefret etmesine yetti. Ash gibi hayattan bıkmış biriyle zaman öldürmesi Mél için pek hoş birşey olmasa gerekti. Belki de burada zorla oturuyordu ve ya zorla Ash'le konuşuyordu. Ash'in böyle düşünmesi doğaldı. Kim şizofren gibi davranan, kendine zarar veren bir insanla zaman geçirmek isterdi ki?
" Seninle konuşmak ve içki içmek benim için bir zevkti Mél ama gitmeliyim. Sonra tekrar görüşelim. Belki Hogwarts'ta ilk yılının nasıl olduğu anlatmak istersin?" | |
| | | Mélania L. Mythique Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 390 Gerçek İsim : Çisem Tarafı : Sizce..? Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : İnatçı Sisler Evcil Hayvan : Reks. Köpeği.. Kayıt tarihi : 10/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf Cuma Tem. 31, 2009 1:24 pm | |
| Habersiz bir şekilde ağzından çıkan laf Felicia'nın gülümsemesine neden olmuştu. Pek belli olmayan bu gülümseme, Mél'in de gülümsemesini sağladı. Küçük bir gülümsemeyle Felicia'ya baktıktan sonra önünde duran ateşviskisinden birkaç yudum daha aldı. Bardağı masaya bıraktığında Felicia tekrar konuşmak için ağzını açmıştı. Söyledikleri Mél'in fazlasıyla hoşuna gitmişti. Biraz fazla sırıtmıştı bu laflar üstüne. "Teşekkür ederim" diye mırıldandı. Bu mırıltıyı Felicia'nın duyduğuna da adı gibi emindi.
Çatlak Kazan'dan ayrıldığı için o kadar mutluydu ki şuan... Orda suratı asık iki kızla oturacağına, moralini gerçekten düzelten, mükemmel ötesi bir kadının yanındaydı. Hem Mél de onun moralini düzeltiyor gibi duruyordu. İlk gün için fazla samimiyim. Evet öyleydi; ama umursamıyordu. Yeni tanıştığı bir kadına bu kadar çabuk ısınması anormal bir şeydi. Yani bu kadında doğa üstü bir yetenek falan olmalıydı. Açıkçası, Mél de bu yeteneği beğenmişti.
Gözlerini bir saniye bile ayırmadan Felicia'yı izliyordu. Bu sırada parmaklarını masaya vurarak çok kısık sesle ritim yapıyordu. Konuşacak bir şeyler düşünüyordu; ama gelmedi bir türlü. O sırada Felicia konuşmuştu. Gitmesi mi gerekiyordu? Ah.. Çok kötü olmuştu bu. Onun yanında kendisini fazlasıyla rahat hissediyordu. Sonsuza dek burda kalabilirdi, onun yanında. O sırada son söylediği sözler kafasına dank etti. Hogwarts... Lanet olsun! Yarın Hogwarts treni kalkacaktı ve Mél'in hiçbir eşyası hazır değildi. Şimdi sabahlamak zorunda kalacaktı hazırlamak için... Suratını astı. "Hogwarts'a yarın gidiliyordu. Nasıl unuttum!" Bunları sesli söylediğini fark etmemişti bile. İçinden söylediğini sanıyordu. Fark ettiğinde hemen boğazını temizledi. "Neyse, tabii ki görüşelim. Seninle konuşmak gerçekten harika bir şey." Somurtmasının yerini gülümseme almıştı. Bu laflarının ardından biraz kem küm etti. Söyleyeceği şey biraz saçma mıydı ne? Ah, ne fark ederdi..? "Şey... Hogwarts'tayken sana baykuş postası atabilir miyim?"
| |
| | | Felicia Ashley Garcia Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 146 Gerçek İsim : Merve Patronus : Tavşan^^ Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 20 Asası : Güneş Işığı^^ Özel Yetenek : Veela Evcil Hayvan : ... Kayıt tarihi : 09/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf C.tesi Ağus. 01, 2009 5:48 pm | |
| Bu gece kafasını karıştıran birden fazla şey vardı. Ash hayatı boyunca ilk kez kendini bu denli savunmasız ve düşüncelerini kontrol altına alamayacak kadar zayıf hissediyordu. Bakışlarına bile söz geçiremiyordu; onları ağaçlar arasından sızan ay ışığının aydınlattığı sert zemine yönlendirirken dönüp dolaşıp tekrar Mél'e çevriliyordu. Kızı baştan aşağıya incelemişti daha doğrusu masanın el verdiği kadar aşağıya... Kendisine ne kadar da benziyordu, Ash'e küçüklüğünü hatırlatıyordu.Tekrar gülümsedi fakat bu gülümseme bir süre sonra küçük bir esnemeye dönüşmüştü. Yorgundu ve alkol de onu iyice mayıştırmıştı. Aksi gibi, mekanda da slow müzik çalıyordu ve bu da Felicia’nın uykusunu iyice tetikliyordu. Bu yüzden kafasını hafifçe salladı ve uykusunun birazcık dahi olsa azalmasını diledi. Mél'den gelen tepkiyi ufak bir gülümsemeyle izlerken içinden tekrar görüşmeyi diledi. Bunu gerçekten istiyordu. İlk kez kendisinden küçük bir kızla konuşmayı sevmişti.
"Şey... Hogwarts'tayken sana baykuş postası atabilir miyim?"
Ouvv! Anlaşılan küçük arkadaşı da Ash'le aynı düşünceler içerisindeydi. İçinde uçuşan kelebeklere engel olamadı, ilk kez bir kişiye bu kadar çabuk ısınabilmişti. Bu kızda onu çeken bir şeyler vardı, özel bir çaba harcamadan Ash'i güldürebiliyordu. Tabi ki ondan mektup almak isterdi her ne kadar kısa bir süre önce yaşadıklarından sonra artık tek bir mektup bile görmek istemese de.Başını evet anlamında salladı hafifçe ve Mél'in duymak istediği cevabın dudaklarının arasından dökülmesine izin verdi.
"Tabi ki gönderebilirsin. Senden mektup almak beni çok mutlu eder."
Rp Out: Özür dilerim canım rp çok aceleye geldi kusura bakma :oops: | |
| | | Mélania L. Mythique Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 390 Gerçek İsim : Çisem Tarafı : Sizce..? Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 13 Asası : İnatçı Sisler Evcil Hayvan : Reks. Köpeği.. Kayıt tarihi : 10/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf Salı Ağus. 04, 2009 10:52 am | |
| Rp Out: Öhm.. Ders rpleri yüzünden kafam allak bullak, bunu yazamayacağım. Senin için de problem olmazsa rp burada bitmiş olsun? Hem ben yazarsam ve uzarsa, adminler tarafından azar işiticem sanırım hala bitirmedin mi rpyi diye :D Neyse, kabul ediyorsan rp burada bitti ^^ | |
| | | Felicia Ashley Garcia Muggle* Lütfen bir mesleğe ya da seçmen şapkaya başvuru yapın.
Mesaj Sayısı : 146 Gerçek İsim : Merve Patronus : Tavşan^^ Tarafı : Karanlık Kan Durumu : Safkan Rp yaşı : 20 Asası : Güneş Işığı^^ Özel Yetenek : Veela Evcil Hayvan : ... Kayıt tarihi : 09/07/09
| Konu: Geri: Farkedilmemiş Tesadüf Perş. Ağus. 06, 2009 9:36 am | |
| Rp Out: Tamam canım sorun değil (: | |
| | | | Farkedilmemiş Tesadüf | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|